27 Haziran 2009 Cumartesi

Kamu kurum ve kuruluşları personel servis hizmet yönetmeliği

Kamu kurum ve kuruluşları personel servis hizmet yönetmeliği Resmi Gazete'de 25,02,2004 tarih ve 25384 sayılı olarak yayımlanmıştı.
söz konusu yönetmeliği buradan okuyabilirsiniz.


4 May 2005 tarihli Resmi Gazete'de ise Kamu Kurum ve Kuruluşları Personel Servis Hizmet Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile bazı fıkralar eklendi.
değişiklik yapan yönetmeliği okumak için tıklayın...

KAMU İKTİSADİ TEŞEBBÜSLERİNDE 2009 YILINDA UYGULANACAK ÜCRETLERİN TESPİTİNE İLİŞKİN TEBLİĞ

Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığından:(TEBLİĞ NO: 2009/1)
Resmî Gazete: 27 Haziran 2009 Sayı : 27271

Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları ile 22/1/1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin kapsamı dışında kalan ve 15/11/2000 tarihli ve 4603 sayılı Kanuna tabi olmayan kamu bankalarında çalışan kapsam dışı ve sözleşmeli personel ile bu kuruluşlar ve iştiraklerinin yönetim kurulu başkan ve üyeleri, denetim ve tasfiye kurulu üyeleri ile denetçilerine 2009 yılında uygulanacak ücretlerin tespitine ilişkin 5/6/2009 tarihli ve 2009/T-12 sayılı Yüksek Planlama Kurulu Kararı ilişiktedir.

okumak için tıklayın...

26 Haziran 2009 Cuma

Rüşvet suçu ile ilgili yeni düzenleme

TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaşan, "Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı "ile yolsuzluğa karşı yeni cezai düzenleme yapıldı. Buna göre :

TCK`da rüşvet, yolsuzluk, haksız kazancı aklama, uyuşturucu, askerlerle ve tüzel kişilerle ortak işlenen suçlar konularında değişiklik yapılırken yasaya yeni bir suç tanımı daha eklendi.



Yasaya göre, rüşvet suçu; Türk vatandaşı ya da yabancının yurt dışında işlemesi halinde Türk kanunlarının uygulanacağı suçlar arasından çıkarıldı. Böylece bir Türk vatandaşı, yurt dışında rüşvet verirse, Türkiye`de bulunması halinde, kovuşturma için Adalet Bakanının iznine gerek kalmayacak.

Yasa, bir kişinin, suçtan elde ettiği veya suçun konusunu oluşturduğu eşyayı, suç tamamlandıktan sonra edinmesinde, iyi niyetli olup olmadığına bakılmadan elindeki eşyaya el konulmasının da önüne geçiyor. Suç teşkil eden eşya ve maddelerin müsadere edilmesi için eşyayı daha sonra edinen kişi, Türk Medeni Kanununda yer alan ``iyi niyetin korunması``na ilişkin hükümlerinden yararlanamayacak.

Bir suçun işlenmesiyle elde edilen eşyayı veya diğer mal varlığı değerini, bu suçun işlenmesine katılmayan ancak satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi, 6 aydan 3 yıla kadar hapis ve 10 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak.

-YABANCIYA RÜŞVET, ETKİN PİŞMANLIK DIŞINDA-

Yabancı kamu görevlilerine rüşvet verenler, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanamayacak.

Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamada öncül suçların alt sınırı, 1 yıldan 6 aya indirildi. Alt sınırı 6 ay veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini, yurt dışına çıkaran veya bunların gayrimeşru kaynağını gizleyen, meşru bir yolla elde edildiği kanaati uyandırarak çeşitli işlemlere tabi tutan kişi, 3 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 20 bin güne kadar adli para cezasına çarptırılacak.

haberin ayrıntılarını aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz.
www.tumgazeteler.com/?a=5244484

Faaliyet raporları

Bilindiği üzere 5018 sayılı Kanunun 41. maddesi uyarınca genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, özel bütçeli idareler, sosyal güvenlik kurumları ile mahalli idareler faaliyet raporları hazırlayacaktır.
İlgili kurumların hazırlamış olduğu faaliyet raporlarına aşağıdaki bağlantılardan ulaşabilirsiniz.


Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri

Özel Bütçeli İdareler (Yüksek Öğretim Kurulu,Üniversiteler ve Yüksek Teknoloji Enstitüleri)

Özel Bütçeli İdareler (Özel Bütçeli Diğer İdareler)

Sosyal Güvenlik Kurumları

FİNANSAL KİRALAMA, FAKTORİNG VE FİNANSMAN ŞİRKETLERİNİN KURULUŞ VE FAALİYET ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan: YÖNETMELİK
Resmî Gazete:26 Haziran 2009 CUMA Sayı : 27270


FİNANSAL KİRALAMA, FAKTORİNG VE FİNANSMAN ŞİRKETLERİNİN KURULUŞ VE FAALİYET ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK

MADDE 1 – 10/10/2006 tarihli ve 26315 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliğin 21 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
okumak için tıklayın...

25 Haziran 2009 Perşembe

Maliye Bakanı Şimşek Borcunu ödemeyen Belediyeler icraya verilecek

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Antalya'da düzenlenen Belediyeler Birliği Toplantısı'nda kamu mali yönetimi ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Son dönemde kamu mali yönetimi alanında önemli reformlar yaptıklarını söyleyen Bakan Şimşek, "Bu reformların temel amacı kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde elde edilmesi ve kullanılmasıyla birlikte hesap verilebilirliği ve mali saydamlığı sağlamaktır. Ülkemizdeki en önemli reformlardan biri olan kamu malı yönetimi reformu çerçevesinde 2006 yılında itibaren yürürlüğe giren 5018 sayılı kamu mali yönetimi ve kontrol kanununu kapsamı, uluslararası sınıflandırmalara göre belirlenmiş ve bu kapsama mahalli idareler de dahil edilmiştir" dedi.


-REFORM YASALARI
Mahalli idarelerin öz gelirlerini arttırmaya yönelik ikinci aşama reform yasaları çıkartacaklarını söyleyen Bakan Şimşek, şunları söyledi:
"2006 yılında Bakanlığımızda Mahalli idareler Bütçe ve Muhasebe yönetmeliğinin 'Bütçe denkliğinin sağlanması' başlıklı 19'uncu maddesinde bütçe gelirleri esas alınır. 2006-2008 yıllarında sırasıyla 1 milyar 283 milyon TL, 3 milyar 909 milyon TL ve 7 milyar 99 milyon TL yerel idareler bütçe açığı ortaya çıkmıştır. Bu bütçe açıkları nedeniyle 2006 yılında 30 milyar 672 milyon TL yerel idare borçları 2008 yılı itibari ile 44 milyon 362 milyon TL'ye yükselmiştir. Yani son 3 yılda açıklarında yüzde 50 artış
söz konusu olmuştur Bu durum kısa vadede gelirlerini arttırma imkanı bulunmayan yerel idareleri gerekli tedbirleri almadıkları takdirde ciddi sıkıntılara karşılaşmasına neden olabilecektir. Mali durumdaki bu sorunun üstesinden gelmek de ancak harcamalarda tasarrufa gidilmesi ve öz gelirlerin arttırılmasıyla mümkün olabilecektir. Ülkemizde 90'lı yıllardaki borcun milli gelire oranı yüzde 90'ları aşmıştı. Belediyelerin durumu da bu gidişle o yıllara benzeyecek".

Belediyeler vergi boçlarını ödemede isteksiz

Belediyelerin bir kısmının vergi borçlarını ödemede isteksiz olduğunu söyleyen Bakan Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"1 Temmuz 2009 tarihinde yürürlüğe girecek olan 5779 sayılı kanunun 7'inci maddesinin 3'üncü fıkrası hükmüne göre mahalli idareler ve bağlı kuruluşların kanuni süresinde verilen gelir vergisi ve katma değer vergisi beyannameleri üzerine tahakkuk eden vergiler de, bu idareler adına genel bütçe vergi gelirlerinden ayrılan paydan kesilerek ödenecektir. Bu kesinti diğer kesintiler ile birlikte yüzde 40 sınırına tabi olacaktır. Belediyelerimizin bir kısmının vergi borçlarını ödemede isteksiz davrandıklarını üzülerek görmekteyiz. Belediyelerin vergi borçlarını ödememesi halinde icra yoluna tahsilat işlemlerine başlanılması yasal zorunluluktur. Birikmiş borçları olan belediyelere taksitlendirme imkanları da sağlanmaktadır. Buna rağmen vergilerin ödenmediğini görüyoruz."

Hazine taşınmazlarının yönetimi

Yerel idareler ile ilgili önemli bir hususun da hazine taşınmazlarının yönetimi konusu olduğunu söyleyen Bakan Şimşek, "2001 yılında yapılan düzenleme ile hazine taşınmazlığı satış gelirlerinde belediyelere pay verilmesi ön görülmüştür. Son 3 yılda 280 milyon TL değerinde yaklaşık 3 milyon 360 bin metrekare yüzölçümlü taşınmaz bedelsiz olarak yerel yönetimlere terk edilmiştir"dedi.

Şeffaf yönetim
Yerel idarelerin mali verilerini yönelik Türkiye'de bir ilke imza attıklarını söyleyen Bakan Şimşek, "Yerel idarelerin bilançoları, gelir-gider tabloları üretilerek kullanıcıların ve kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. Böylece yerel idarelerin mali portresi net bir şekilde ortaya konulmuş, temel büyüklükler üretilmiş ve ekonomi ile maliye politikaların belirlenmesinde, uygulamasında önemli bir girdi olarak kullanılmaya başlanmıştır. Yerel idare verilerinin üç aylık yerine aylık olarak derlenmesine karar verilmiş bulunmaktadır. Nüfusu 10 binin üzerinde olan yerel idareler Temmuz 2009 diğerleri ise Ekim 2009 ayından itibaren aylık olarak verilerine Bakanlığımıza göndereceklerdir. Valiler, belediye başkanlar ve diğer üst yöneticilerin bu konuya azami önem göstereceğini umuyorum" şeklinde konuştu.

Bakan Şimşek, Kanunda verilerini zamanında göndermeyen yerel idare birimlerinin mali hizmetler birimi yöneticisi ve muhasebe yetkilisine maaş cezası verileceği hüküm altına alındığını söyleyerek, 2008 yılı Ocak-Eylül veri giriş dönemi için 157, Ocak-Aralık dönemi için ise 70 adet ceza uygulanması yapıldığını belirtti.

haberin ayrıntılı linki aşağıda:

www.haberfx.net/borcunu-odemeyen-belediyeler-icraya-verilecek-haberi-56255/




Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği (Sıra No: 391)

Resmî Gazete:25 Haziran 2009 PERŞEMBE ve Sayı : 27269
Maliye Bakanlığından: Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 5 inci maddesinin dördüncü fıkrasında, “Mükelleflerin vergi tarhına esas olan beyanları, kesinleşen vergi ve cezaları ile vadesi geçtiği halde ödenmemiş bulunan vergi ve ceza miktarları Maliye Bakanlığınca açıklanabilir. Maliye Bakanlığı bu yetkisini mahalline devredebilir. Ayrıca, kamu görevlilerince yapılan adli ve idari soruşturmalarla ilgili olarak talep edilen bilgi ve belgeler ile bankalara, yapacakları vergi tahsiline yönelik bilgiler verilebilir. Sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenledikleri veya kullandıkları vergi inceleme raporuyla tespit olunanların, kanunla kurulmuş mesleki kuruluşlarına ve 3568 sayılı Kanunla kurulan birlik ve meslek odalarına bildirilmesi vergi mahremiyetini ihlal sayılmaz. Bu takdirde kendilerine bilgi verilen kişi ve kurumlar da bu maddede yazılı yasaklara uymak zorundadırlar. Maliye Bakanlığı bilgilerin açıklanmasıyla ilgili usulleri belirlemeye yetkilidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Metnin tamamını okumak için tıklayın ...

Mali Danışman 5.0 programı

Muhasebeci ve Mali Müşavirlere yönelik bir program.
Program ile neler yapabilirsiniz:
Şirketler Hukuku:
Sosyal Güvenlik+ SSK
İŞ KANUNLARI
İNSAN KAYNAKLARI
İŞSİZLİK KANUNU
VERGİ HUKUKU


MALİ MÜŞAVİR: Kanunu, Meslek Kararları, Disiplin Yönetmeliği, Muhasebe Sistemi Uygulaması Tebliğleri, Tekdüzen Hesap Planı ve Açıklamaları, Güncel Bilgiler, Teşvik Uygulama Tebliğ, Kapasite Raporu. ÇALIŞMA DOSYALARI: Program içerisindeki örneklerden oluşturulan kullanıcıya ait özel dosyaların bulunduğu bölüm.
programın bedava kullanımına izin veren iki aylık deneme sürümünü indirmek için tıklayın...

Kredi kartı Düzenlemesi

Banka kartları ve kredi kartları borçlarının yeniden yapılandırılmasını öngören tasarı, Meclis'te kabul edilerek yasalaştı.

Kanuna göre, sözleşmede belirtilen asgari ödeme tutarı, dönem borcunun yüzde 20'sinden aşağı olamayacak. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Hazine Müsteşarlığı ve Merkez Bankasının olumlu görüşünü alarak, bu oranı yüzde 40'a kadar arttırabilecek ya da yüzde 20'ye kadar azaltabilecek, belirtilen sınırlar dahilinde bu oranı kart hamili grupları itibarıyla farklılaştırabilecek.
haberin devamını buradan okuyabilirsiniz

24 Haziran 2009 Çarşamba

Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi hakkında Kanunda Değişiklik yapılmasına dair Kanun

Resmî Gazete 24 Haziran 2009 ÇARŞAMBA
Sayı : 27268

KAMU FİNANSMANI VE BORÇ YÖNETİMİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
Kanun No. 5909 Kabul Tarihi: 17/6/2009

MADDE 1 – 28/3/2002 tarihli ve 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.

Kanunun tamamını okumak için tıklayın...

Bürokraside iki parçalı memurluk sistemi

Akşam Gazetesinin haberine göre Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, memurluk sisteminde köklü değişiklikler öngören iki ayrı proje üzerinde çalıştığı belirtiliyor. Buna göre mevcut memurluk sistemi, siyasi iktidarın daha iyi hizmet üretebilmesi için ´Yürütme Memurluğu´ ve ´Devlet Memurluğu´ adı altında iki parçalı bir yapıya dönüştürülecek.
Yürütme memurları, müsteşar, müsteşar yardımcısı, genel müdür ve üst kurul üyeleri gibi üst düzey bürokratlardan oluşacak. Bu statüdeki memurlar hükümetlerle göreve gelip, o hükümetin iktidarı sona erince kendiliğinden görevden ayrılacaklar.


-”Yürütme Memurluğu” sistemi ile iktidara gelen hükümet, tıpkı Bakanlar Kurulu´nun açıklanmasında olduğu gibi hangi yürütme memurlarıyla çalışacağını isim isim açıklayacak. Yasal düzenleme gerektiren bu sisteme göre yürütme memurları, hükümet değiştiği zaman yeni hükümete karşı ´göreve iade´ davası açamayacak.
´Devlet Memurluğu´ adlı ikinci grup memur yapılanması ise meslekte yükselişte torpil ve partizanlığa son verecek. Terfide tek kriter liyakat olacak.


-Bakan Dinçer'in incelediği diğer projeyi ise örnekleri Japonya, Fransa ve İngiltere'de yıllardır uygulanan 'Kamu Yöneticisi Yetiştirme Enstitüsü (KYYE)' kurulması oluşturuyor. Üst düzey görevlere atanacak memurların eğitim göreceği Enstitü'ye, liyakat kriterine göre başarı gösteren memurlar sınavla alınacak. Memurların terfisinde 'KYYE'yi bitirmiş olma' şartı da bulunacak.
KYYE'nin ilk aşamasında yeni başlayan kamu görevlileri, 7 ila 10 yılları arasında şube müdürlüğü ya da daire başkanlığı için sınava girecekler. Kazananlar 3 - 6 aylık KYYE kursuna tabi tutulacak. İkinci aşamada ise şube müdürü ve daire başkanlığı ile hizmet süresi tutan diğer görevliler hizmet sürelerinin 10 ila 20 yılı arasında genel müdürlük ve genel müdür yardımcılığı kursuna katılacak.

Kaynak:Akşam Gazetesi'nden alınmıştır.
http://www.aksam.com.tr


23 Haziran 2009 Salı

Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde Kamu İhale Sözleşmeleri Bilgilendirme Toplantısı

Kamu İhale Kurumu, Erzurum Valiliği ve Atatürk Üniversitesinin işbirliğiyle gerçekleştirilen Bilgilendirme toplantısında açıklamalarda bulunan Kamu İhale Kurumu 2. Başkanı Hicabi Ece 4734 sayılı kanunla ilgili bilgi verdi.

Ece, Kamu alımları konusunda saydamlık, verimlilik ve rekabeti artıran ve aynı zamanda hesap verilebilirlik ile kamu denetimini sağlayan yeni kamu alımlarının 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmesi kanunu ile düzenlendiğini ve 2003 yılından bu yana söz konusu kanunların uygulandığını ifade etti.
Hiç kuşkusuz yeni kamu alımları mevzuatı ile getirilen en önemli yenilik kamu alımlarına yönelik düzenleme ve inceleme görevi yapacak, idari ve mali özerkliğe sahip, merkezi bir idari otorite olan Kamu İhale Kurumu’nun kurulması olmuştur” saptamasını yapan Hicabi Ece, şöyle devam etti:
4734 sayılı Kanun ile verilen görevleri yapmak üzere oluşturulan Kamu İhale Kurumu’nun temel misyonu ve başlıca görevlerini şöyle sıralayabiliriz. Bütün ihale mevzuatını hazırlamak, geliştirmek ve uygulamayı yönlendirmek. İhalenin başlangıcından sözleşmenin imzalanmasına kadar geçen süreçte idarelerce yapılan işlemlerde mevzuata aykırılık bulunduğuna ilişkin şikâyetleri incelemek ve sonuçlandırmak. İhale mevzuatı ile ilgili olarak kamu ve özel sektöre eğitim vermek. Görev alanı ile ilgili olarak istatistikler oluşturmak ve yayımlamak. Haklarında yasaklama kararı verilenlerin sicillerini tutmak. Araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunmak. İhale ilanlarıyla ilgili esas ve usulleri düzenlemek, basılı veya elektronik ortamda Kamu İhale Bültenini yayımlamak
Kamu İhale Kurumu’nun kararlarının
idari nitelikli kararlar olduğunu ve yargı denetimine açık olduğunu hatırlatan Ece, Kamu İhale Kurumu’nun henüz 7 yıllık bir oluşum olmasına karşın üstlendiği görevleri başarıyla yerine getirmeye devam ettiğini vurguladı.
2008 yılında yayımlanan 5812 sayılı Kanunla Kamu İhale Kanununda önemli değişiklikler yapıldığını ifade eden Hicabi Ece, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Çıkarılan yeni İhale Uygulama Yönetmelikleriyle hem yapılan kanun değişikliğine uyum sağlanması ve hem de uygulamada tespit edilen aksaklıkların ve tereddütlerin giderilmesi hedeflenmiştir. 5812 sayılı kanun ile yapılan değişikliklerden en önemli olanlarını şöyle sıralamak mümkündür:
Şikayet sistemi yeniden düzenlenmiştir. İhalelerde saydamlık artırılmıştır. Elektronik ihalenin yasal altyapısı kurulmuştur. Kamu İhale Kurumunun görev ve yetkileri yeniden düzenlenmiştir. “
Kaynak:
http://www.gazeteguncel.com/haber-Erzurumda-kamu-ihalesi-anlatildi-5422/

22 Haziran 2009 Pazartesi

1 sıra no'lu genel yönetim mali istatistikleri genel tebliğ değişikliği

1 SIRA NOLU GENEL YÖNETİM MALİ İSTATİSTİKLERİ GENEL TEBLİĞİNDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR GENEL TEBLİĞ
(SIRA NO: 3) Resmi Gazete'nin 13 Haziran 2009 tarih ve 27257 sayısı ile yayınlandı.

okumak için tıklayın...

Üniversite Bütçelerine Maliye Bakanı karışmayacak

YÖK Başkanı Prof. Özcan: Maliye Bakanı artık üniversitelerin bütçelerine karışmayacak. Torba bütçe gibi verilecek üniversitelere. Mesela, üniversite kalorifer borularında bir değişiklik mi istedi, kendileri yapabilecek.

Haberin ayrıntıları için tıklayın
http://www.memurlar.net/haber/142600/

Taşıt Alım Ödeneklerinin Kullanımına İlişkin Bütçe Uygulama Genelgesi

Maliye Bakanlığı Bumko'da Taşıt Alım Ödeneklerinin Kullanımına İlişkin 2009 yılı bütçe uygulama genelgesi'ni (sıra no:4) yayınladı.Söz konusu genelgeyi sitenin aşağıdaki linkinden indirmek için tıklayın...

19 Haziran 2009 Cuma

Aday memurun yıllık izin hakkı

Aday memurun kullanabileceği izin hakkı konusunda derlediğim sonuçları paylaşmak istiyorum.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Yıllık İzni düzenleyen 102'nci maddesinde; Devlet memurlarının yıllık izin süresi, hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (On yıl dahil) olanlar için yirmi gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar için 30 gündür. Zorunlu hallerde bu sürelere gidiş ve dönüş için en çok ikişer gün eklenebilir. Hükmü yer alıyor.

Yıllık İzinlerin Kullanılışını düzenleyen 103'üncü maddesinde ise; Yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir. Birbirini izleyen iki yılın izni bir arada verilebilir. Cari yıl ile bir önceki yıl hariç, önceki yıllara ait kullanılmayan izin hakları düşer. Öğretmenler yaz tatili ile dinlenme tatillerinde izinli sayılırlar. Bunlara, hastalık ve diğer mazeret izinleri dışında, ayrıca yıllık izin verilmez. Hizmetleri sırasında radyoaktif ışınlarla çalışan personele, her yıl yıllık izinlerine ilaveten bir aylık sağlık izni verilir." hükmüne yer verilmiştir.

Aday memur olarak göreve başlayanlar bir sene görev yaptıktan sonra yıllık izne hak kazanmaktadır.

Aday memurlar, bir yıllık hizmet sürelerini tamamladıklarında içinde bulunulan yıla ait yıllık izin haklarını kullanabilecekleri gibi bu izinlerini bir sonraki yıl içinde birleştirerek de kullanabilmeleri mümkündür.

Bu konuyu bir örnekle açıklayalım:
02 Şubat 2007'de göreve başlayan bir memur 03 Şubat 2008'de 20 gün izne hak kazanır.(Bu izin 2008 yılı için kullanabileceği izin hakkıdır. Eğer iznini 2008 yılında kullanmazsa 2009 yılında 40 gün olarak kullanabilir.

Başka bir örnek vermek gerekirse, 29 Aralık 2007 yılında göreve başlayan bir memur 29 Aralık 2008'de 20 gün izne hak kazanır ve 2009 ocak ayında 40 gün izin kullanabilir.(ait olduğu yıl olduğu için- 2008 yılı için 20 gün, 2009 yılı için 20 gün olmak üzere toplam 40 gün).


Yıllık izinler 657 sayılı Kanunun 103 üncü maddesinin 1 inci fıkrası hükmü uyarınca toptan veya kısım kısım kullanılabilir. Yıllık iznin ne zaman kullanılacağına amir karar vermektedir. Ancak amirin vereceği karar kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olmalıdır.
Daha ayrıntılı bilgi için aşağıdaki kaynakları okuyabilirsiniz.

www.yenisafak.com.tr/yazarlar/?i=12881&y=Ahmet_Unlu

http://forum.memurlar.net/topic.aspx?id=589574
http://www.medimagazin.com.tr/yillik-izin-dosyasi-h-44857.html

Ankara 9. İdare Mahkemesi, BTK'nın sendikaları denetlemesini Anayasaya aykırı buldu

Ankara 9. İdare Mahkemesi, Başbakanlık Teftiş Kurulu'na sendikaları denetleme yetkisi veren yasa hükmünün Anayasa'ya aykırı olduğu hükmüne vardı.Mahkeme, yasa hükmünün iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.

haberin devamını buradan okuyun.



http://www.avrasya.tv'den alınmıştır

17 Haziran 2009 Çarşamba

Kamu İşletmelerinin Faaliyetlerinin İzlenmesi ve Raporlanmasına Dair Tebliğ

Hazine Müsteşarlığınca 17 Haziran 2009 Tarihli ve 27261 Sayılı Resmî Gazete'de yayınlanan Tebliğ ile şeffaflığın ve hesap verilebilirliğin arttırılması için genel yönetim kapsamı dışında kalan kamu işletmelerine mali ve mali olmayan tablolarını Hazineye gönderme zorunluluğu getiriliyor.
Tebliğin amacı şu şekilde tanımlanmış:

kamu sektöründe şeffaflığın ve hesap verilebilirliğin artırılmasını teminen, genel yönetim kapsamı dışında kalan kamu işletmelerinin faaliyetlerini etkin bir şekilde izleyerek malî ve malî olmayan verilerinin toplanmasına, derlenmesine ve raporlanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir.
Kapsamı :
Bu Tebliğ, Ek 1’de yer alan ve sermayesinin yarısından fazlası kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan veya faaliyet alanı itibarıyla ticari nitelik taşıyıp Yüksek Denetleme Kurulunca denetlenen işletmeleri kapsar. Herhangi bir şekilde toplam kamu payı yüzde elli ve altına düşen işletmeler bu Tebliğ kapsamından çıkarılır. Toplam kamu payı yüzde ellinin üzerine çıkan işletmeler ise bu Tebliğ kapsamına alınır. İşletmelerde birden fazla kamu kurum veya kuruluşu pay sahibi ise toplam oran dikkate alınır." demektedir.
tebliğin tümünü okumak için
tıklayın...

AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN

AFET VE ACİL DURUM YÖNETİMİ BAŞKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN
Resmî Gazetenin 17 Haziran 2009 ÇARŞAMBA 27261 sayısında yayınlandı.
okumak için tıklayın...

Bu kanunda Değiştirilen ve yürürlükten kaldırılan hükümlere ilişkin 25. madde ile daha önce çeşitli kanunlarda yer alan kimi hükümler ya değiştiriliyor ya da kaldırılıyor.

MADDE 25 – (1) Devlet Memurları Kanununun;

a) 36 ncı maddesinin “Ortak Hükümler” bölümünün (A) bendinin (11) numaralı alt bendine “Devlet Personel Başkanlığı Devlet Personel Uzman Yardımcıları;” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Yönetimi Uzman Yardımcıları;”, “Devlet Personel Uzmanlığına,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Yönetimi Uzmanlığına,” ibareleri,

b) “Zam ve Tazminatlar” başlıklı 152 nci maddesinin “II –Tazminatlar” kısmının, “A – Özel Hizmet Tazminatı” bölümünün (h) bendine “Devlet Personel Uzmanları,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Yönetimi Uzmanları,” ibaresi,

c) (I) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin “I – Genel İdare Hizmetleri Sınıfı” bölümünün (c) bendine “Devlet Personel Başkanı,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı,”, (h) bendine “Devlet Personel Uzmanları,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Yönetimi Uzmanları,” ibaresi,

ç) (II) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin “2 –Yargı Kuruluşları, Bağlı ve İlgili Kuruluşlar ile Yüksek Öğretim Kuruluşlarında” bölümüne, “Gelir İdaresi Daire Başkanı” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Daire Başkanı,” ibaresi,

d) (II) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin “5 –Yargı Kuruluşları, Bağlı ve İlgili Kuruluşlar ile Yüksek Öğretim Kuruluşlarında” bölümüne, “İl Müdürü” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Eğitim Merkezi Müdürü” ibaresi,

e) (II) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin “6 – Mahalli İdareler ile Bağlı ve İlgili Kuruluşlarda” bölümüne, “Boğaziçi İmar Müdürü” ibaresinden sonra gelmek üzere “İl Afet ve Acil Durum Müdürü, Sivil Savunma Arama ve Kurtarma Birlik Müdürü” ibaresi,

eklenmiştir.

(2) 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun eki (I) sayılı cetvele “38 – Türkiye İstatistik Kurumu” ibaresinden sonra gelmek üzere “39 – Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı” ibaresi eklenmiş ve “39” rakamından sonra gelen diğer rakamlar buna göre teselsül ettirilmiştir.

(3) 9/6/1958 tarihli ve 7126 sayılı Sivil Savunma Kanununun ek 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan “İçişleri Bakanlığınca” ibaresi “ilgili kamu kurum ve kuruluşlarınca” şeklinde değiştirilmiştir.

(4) 10/10/1984 tarihli ve 3056 sayılı Başbakanlık Teşkilatı Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin (ı) bendi, 7 nci maddesinin (e) bendi ile 11/A maddesi; İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin (h) bendi, 8 inci maddesinin (d) bendi, 27 nci maddesinde yer alan “İl sivil savunma müdürleri” ibaresi ile 12 nci maddesi; 180 sayılı Bayındırlık ve İskan Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci maddesinin (g) bendi, 8 inci maddesinin (c) bendi, 9 uncu maddesinin (g) bendi, 11 inci maddesi, 12 nci maddesinin (b) ve (c) bentleri ile 108 sayılı Savunma Sekreterlikleri Kurulmasına Dair Kanun yürürlükten kaldırılmıştır.

(5) Bakanlıklar ile bağlı ve ilgili kuruluşların teşkilatlanmalarına ilişkin usul ve esasların düzenlendiği 27/9/1984 tarihli ve 3046 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi, aynı maddenin ikinci fıkrasının (c) bendi ile 32 nci maddesi yürürlükten kaldırılmıştır. Ayrıca, kamu kurum ve kuruluşlarının teşkilatını düzenleyen mevzuatta yer alan “Savunma Sekreterliği” ve “Savunma Uzmanlığı” birimleri kaldırılmıştır. Bu kurum ve kuruluşlar ile İçişleri Bakanlığında sivil savunma ve seferberlik hizmetlerini planlama ve yürütme görevleri, idari ve mali işler, destek hizmetleri veya bu amaçla kurulmuş hizmet birimleri tarafından yürütülür. Sivil savunma uzmanlarının eğitimleri, idari statüleri, çalışma usul ve esasları Başkanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

(6) Bu Kanunla kaldırılan Sivil Savunma Genel Müdürlüğünün merkez teşkilatında yer alan Sivil Savunma Kolejinin adı, Afet ve Acil Durum Eğitim Merkezi olarak değiştirilmiştir.

(7) 27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına “Diyanet İşleri Başkanlığı” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı” ibaresi eklenmiştir.

16 Haziran 2009 Salı

Kamu Görevlileri Etik Kurulu Kararı (2009/19)

Kamu Görevlileri Etik Kurulu, Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin bazı hükümlerine aykırı hareket eden kamu görevlisi hakkında (2009/19) sayılı karar yayınlamıştır. Söz konusu kararın tam metnini okumak için
tıklayın...


Kararda söz konusu görevlinin 5176 sayılı Kanun’un 5. maddesinin verdiği açık yetkiye istinaden çıkarılan Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in, 10. maddesinin son fıkrasındaki, “Yönetici veya denetleyici konumunda bulunan kamu görevlileri, mevzuata aykırı olarak kendileri için hizmet, imkân veya benzeri çıkarlar talep edemez ve talep olmasa dahi sunulanı kabul edemezler.” ve

16. maddesindeki; “Kamu görevlileri, kamu bina ve taşıtları ile diğer kamu malları ve kaynaklarını kamusal amaçlar ve hizmet gerekleri dışında kullanamaz ve kullandıramazlar, bunları korur ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri alırlar.”
hükümlerine aykırı hareket ettiği belirtiliyor.


13 Haziran 2009 Cumartesi

Uluslararası 1.Kurumsal yönetim, yolsuzluk, etik ve sosyal sorumluluk konferansı

''ULUSAL VE ULUSLARARASI 1. KURUMSAL YÖNETİM, YOLSUZLUK, ETİK VE SOSYAL SORUMLULUK'' KONFERANSI

EDİRNE - Trakya Üniversitesi (TÜ) Rektör Vekili Prof. Dr. Timur Kırgız, üniversitelerinin son yıllarda yolsuzluk, etik ve sosyal sorumluluk konularında yaptığı bilimsel etkinliklerle önemli bir merkez haline geldiğini söyledi.

Prof. Dr. Kırgız, TÜ'de düzenlenen ''Ulusal ve Uluslar Arası 1. Kurumsal Yönetim, Yolsuzluk, Etik ve Sosyal Sorumluluk'' konferansında, kamu kurumlarının yönetim, yolsuzluk ve etik konularında değişen mevzuatlarla gelişen dünyaya uyum sağladığını belirtti.

Kar amacı gütmedikleri için özel sektöre göre her zaman daha hantal bir yapıya sahip oldukları iddia edilen kamu kuruluşlarında durumun artık değiştiğini ifade eden Prof. Dr. Kırgız, şöyle konuştu:
''5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile ülkemizde ciddi değişmeler yaşanmaktadır. Bu bağlamda üniversiteler de bu konunun dışında kalmamıştır. TÜ bu gelişmeler içinde stratejik planlarıyla kurumsal, yönetim uygulamalarıyla ve sosyal sorumluluk alanındaki çalışmalarıyla örnek bir üniversite durumundadır. Üniversitemiz son yıllarda yolsuzluk, etik ve sosyal sorumluluk konularında yaptığı bilimsel etkinliklerle önemli bir merkez haline gelmiştir.''

TÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Derman Küçükaltan da 1990'lı yıllardan sonra küreselleşmenin etkisiyle şirketleşmelerin ya da şirketler arası yatay ve dikey bütünleşmenin hız kazandığını söyledi.

Bu durumun denetimin önemini artırdığını ifade eden Küçükaltan, ''Denetim ve şeffaflık yolsuzluğun veya kayıpların önlenmesinde çok önemli bir parametre olmakla birlikte, çalışanlara sosyal sorumluluk bilincinin kazandırılması belki de denetim konusunda atılabilecek en önemli adımlardır'' dedi.

Muhasebe ve Finansman Öğretim Üyeleri Derneği (MUFAD) Başkanı Prof. Dr. Orhan Güvemli ise kurumsal yönetim, yolsuzluk, etik ve sosyal sorumluluk konularının, bugün sadece Türkiye'de değil, bütün dünyada üzerinde sürekli çalışılan, toplantılar yapılan, konferanslar düzenlenen konular olduğunu belirtti.

Dünyayı etkisi altına alan krizin, ekonomik küreselleşmeyi olumsuz olarak etkilediğini ifade eden Prof. Dr. Güvemli, şunları anlattı:
''Ancak iletişim olanakları, ulaşımın kolaylaşması gibi etkenlerin elverişli yapısı devam ettiği için bilimsel çalışmaların hızının fazla yavaşladığı gözlenmiyor. Trakya Üniversitesinin yaptığı bu organizasyondaki başarısı da bunu göstermektedir. Deneyimler gösteriyor ki yolsuzluk ve etik gibi konuların önemi, kapitalist düzenin kontrolden çıktığı dönemlerde ve bir de ekonomik kriz dönemlerde artıyor.

Nitekim son yıllarda yaşanan ekonomik kriz nedeniyle muhasebede yolsuzluk gibi etik gibi konuların sayısal verilerinin arttığı gözlenmektedir. Bunu Türkiye'de KDV uygulamalarında görmek olanağı vardır. Kriz dönemlerinde yüksek orandaki KDV'lerini ödemede, işletmelerin zorlandığı görülüyor. Devletin vergi dairelerinin son yıllarda, işletmelerde yanıltıcı belge kullanma konusunda ciddi bir şekilde eğilmiş olması da bunu gösteriyor.''

kaynak : http://www.trakyanethaber.com/yeni/haber.asp?id=22096

12 Haziran 2009 Cuma

iç kontrol eğitim dökümanı

iç kontrol, iç kontrol ve iç denetim ilişkisi, mevzuatımızda iç kontrol bilgisine ait Işılda Arslan'ın hazırladığı pdf'yi aşağıdaki linkten indirebilirsiniz.

Doğrudan Temin Süreci Anlatımı

Oska yazılım, teklif dosyası hazırlama, ihale düzenleme, maliyet hesabı, hakediş ve kesin hesap düzenleme konularında yazılım geliştiren bakım ve destek hizmetlerini veren bir firma. Doğrudan temin üzerine Kamu İdareleri İçin Doğrudan Temin İşlemlerinin Kontrolü Programı isimli program geliştiren firma hakkında daha ayrıntılı bilgi için www.dogrudantemin.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.


Firmanın sitesinde Doğrudan temin süreci güzel bir şekilde anlatılmış. (http://www.dogrudantemin.com/Urun/index.html?21.php)


DOĞRUDAN TEMİNDE İŞLEM AKIŞI


1. İlgili birimlerden ihtiyacın temini için talep bildirilmesi

2. Temin Öncesi Hazırlıklar

* İhtiyacın toplam miktarının belirlenmesi

* Ödeneğin temini

3. Onay Belgesinin Düzenlenmesi

* Doğrudan Temin kararının 4734 Sayılı Kanunun 22. maddesinin hangi bendine göre verildiğinin belirtilmesi. Bu tespitin ne şekilde yapıldığına dair tutanak (gerekçe) düzenlenmesi veya belgelendirilmesi. (Onay Belgesi ekinde yer almalıdır)

* Doğrudan Temin yetkilisinin, piyasada fiyat araştırması yapıp ihtiyacı temin edecek kişi ya da kişileri görevlendirmesi, Form: ……./ Onay Belgesi Form: ……./ Doğrudan Teminin Gerekçe Tutanağı Form: ……./ Personel Görevlendirme Yazısı

4. Temin Kararının Verilmesi

* Firmalardan ön teklif istenmesi, Form: ……./ Firmadan Ön Teklif İsteme Yazısı

* Firmalardan alınan tekliflerin (KDV hariç) düzenlenen Fiyat Tespit Cetveli'ne eklenmesi

* Piyasa fiyat araştırmasında alınan fiyatlar içinde, her bir iş/mal kalemine en uygun fiyatı veren firmanın belirlenmesi, Form: ……./ Fiyat Tespit Cetveli

* Teminin yapılacağı firma/firmaların tutanağa bağlanması,

* Temin kararı tutanağının ekleri ile birlikte Doğrudan Temin Yetkilisine sunularak uygundur onayının alınması, Form: ……./ Alım Kararı Tutanağı

5. Temin İşleminin Gerçekleştirilmesi

* Firmadan resmi (son) fiyat teklifi istenerek mal/hizmet temin edilmesi, Form: ……./ Teklif İsteme Yazısı

6. Doğrudan Temin Kayıt ve Bilgi Formunun Düzenlenmesi

* Kamu İhale Kurumunun internet sitesinden, DOĞRUDAN TEMİN KAYIT FORMU doldurulması. (Her ay olmak üzere, Kamu İhale Kurumunun www.kik.gov.tr adresli internet sitesinden, Doğrudan Temin Kayıt Formu doldurulup gönderilir.)

Reeskont ve Avans İşlemlerinde Uygulanacak Faiz Oranları Hakkında Tebliğ

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasından:TEBLİĞ
Sayı : 27256 12 Haziran 2009 CUMA
Bankamızca, vadesine en çok 3 ay kalan senetler karşılığında yapılacak reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranı yıllık %18, avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranı ise yıllık %19 olarak tespit edilmiştir.
Belirlenen bu oranlar yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

KREDİ KARTI İŞLEMLERİNDE UYGULANACAK AZAMİ FAİZ ORANLARINDA DEĞİŞİKLİK

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasından:TEBLİĞ
12 Haziran 2009 CUMA Resmî Gazete Sayı : 27256

KREDİ KARTI İŞLEMLERİNDE UYGULANACAK AZAMİ FAİZ ORANLARI HAKKINDA TEBLİĞDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ (SAYI: 2009/5)

MADDE 1 – 2/4/2006 tarihli ve 26127 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2006/1 sayılı Kredi Kartı İşlemlerinde Uygulanacak Azami Faiz Oranları Hakkında Tebliğin 3 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“(1) Aylık Azami akdi faiz oranı, Türk lirası için yüzde 3,49, ABD doları için yüzde 2,54 ve Euro için yüzde 2,30’dur.

(2) Aylık azami gecikme faizi oranı, Türk lirası için yüzde 4,24, ABD doları için yüzde 3,11 ve Euro için yüzde 2,82’dir.”

MADDE 2 – Bu Tebliğ 1/7/2009 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 3 – Bu Tebliğ hükümlerini Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı yürütür.

11 Haziran 2009 Perşembe

Vergi borcu araştırması

Harcama ve muhasebe birimlerinin İhale ve ödeme işlemleri aşamasında yapılacak Vergi borcu araştırmasının Maliye SGB.Net sistemi üzerinden yapılmasına ilişkin usul ve esasları içeren yazıyı pdf formatında indirmek için

tıklayın...

SGB.net sistemi

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile getirilen kamu mali yönetimi anlayışı kapsamında iş süreçlerinin daha etkin ve hızlı bir şekilde yerine getirilmesi ve yönetim bilgi sistemlerinin oluşturulması amacıyla geliştirilen Maliye SGB.net sistemi (http://www.sgb.gov.tr) bütün kamu idarelerinin kullanımına sunulmuştur. SGB.net sisteminin kurulum dosyalarını indirmek için tıklayınız

dökümanlar için tıklayın...

9 Haziran 2009 Salı

İSTİKRAR VE BÜYÜME PAKTI; ALMANYA ÖRNEĞİ

Sultan Erdoğan "İstikrar ve Büyüme paktı:Almanya Örneği"adlı faydalı bir tez çalışmasında bulunmuş. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Avrupa Birliği ve Uluslararası Ekonomik İlişkiler (EKONOMİ MALİYE) Anabilim Dalında "gerçekleştirdiği tezinde S.BELGİN AKÇAY'ın danışmanlığından yararlanmış.

Çalışmada, Pakt’ın yürürlüğe girdiği tarihten günümüze kadarki uygulaması incelenmiş ve mali kriterler açısından sorunlu ülkelerden, Almanya değerlendirilmiştir. Örnek ülke olan Almanya, İstikrar Programları ile Pakt’ın düzenlediği referans değerler çerçevesinde analiz edilmiştir. Türkiye’nin aday ülke olması bakımından AB ve Türkiye arasında mali yakınlaşma kriterleri kapsamında karşılaştırmalı analiz yapılmıştır.İlgili araştırmacılara faydalı olacağına inandığım yüksek lisans tezini Ankara Üniversitesi açık arşivindeki linkinden pdf olarak indirmek için

tıklayın...

çalışması için kendi yazdığı özeti
Avrupa Birliği, Roma Antlaşması’nı tadil eden Antlaşmalarla gelişen süreçte Ekonomik ve Parasal Birlik (EPB) oluşturmayı hedeflemiştir. EPB hedefi, ilk kez Avrupa Tek Senedi ile dile getirilmiştir ve Maastricht Antlaşması’nda EBP’ye katılma koşulları belirlenmiştir. Bu koşullar mali ve parasal olmak üzere iki başlıkta toplanmıştır ve Yakınlaşma Kriterleri olarak bilinmektedir. EPB’de uygulanan ortak para politikasında, etkinliği sağlamak için ulusal yetkide bulunan maliye politikalarının kullanımı bir ölçüde kısıt altına alınmıştır. 1997 yılındaki, İstikrar ve Büyüme Paktı (İBP) adıyla anılan Konsey Kararı, mali yakınlaşma kriterleri ile AB’nin maliye politikasını düzenlenmiştir. Pakt, aşırı bütçe açığının tespit edilmesi halinde, erken uyarı mekanizmasının işletilmesine ilişkin süreci de düzenlemektedir. Açığın giderilmemesi durumunda yaptırım mekanizmasının uygulanması söz konusudur. Ancak karar alma sürecinde etkin olan AB’nin güçlü ülkelerinin isteksizliği sebebiyle Pakt’ın yaptırım mekanizması uygulanamamıştır ve bu AB’de kriz yaratmıştır. 2004 yılında Pakt’ın uygulaması askıya alınmıştır ve 2005 yılında tadil edilerek Pakt, yeniden yürürlüğe girmiştir. Çalışmada, Pakt’ın yürürlüğe girdiği tarihten günümüze kadarki uygulaması incelenmiş ve mali kriterler açısından sorunlu ülkelerden, Almanya değerlendirilmiştir. Örnek ülke olan Almanya, İstikrar Programları ile Pakt’ın düzenlediği referans değerler çerçevesinde analiz edilmiştir. Türkiye’nin aday ülke olması bakımından AB ve Türkiye arasında mali yakınlaşma kriterleri kapsamında karşılaştırmalı analiz yapılmıştır.

İNGİLİZCE ÖZET
Throughout the period that starting from Treaty of Rome, European Union aimed to constitute an EMU. The goal of the establishment of an EMU was mentioned with the Single European Act for the first time and the conditions to participate to the EMU were determined by the Maastricht Treaty. These conditions are specified as fiscal and monetary conditions, and they are known as Convergence Criteria. The fiscal policy of EU was regulated by fiscal convergence criteria declared by Council Decision, which is named Stability and Growth Pact (SGP) in 1997. This pact regulates the process of implementing early warning mechanisms in case of excessive budget deficit. It is possible to apply the sanction mechanisms unless the deficit is compensated. However, Pact’s sanction mechanism could not be applied due to the unwillingness of the countries which are powerful in the decision process. Not being applied the Pact caused a crisis in EU. In the aftermath, execution of the Pact was put aside in 2004. The Pact was modified in 2005 and the modified version has being applied since June 2005. In this study, the application of the Pact from its validity date to today is investigated and Germany, one of the problematic countries due to the fiscal criteria, is evaluated. Since Turkey is a candidate for a full membership, a relative analysis is held between Turkey and EU in terms of convergence criteria. Key Words: European Union, fiscal policy in the European Union, Convergence Criteria, Stability and Growth Pact, Germany.

6 Haziran 2009 Cumartesi

Başbakan ve Bakanların Karşılanma ve Uğurlanmaları

Resmî Gazete 5 Haziran 2009 CUMA Sayı : 27249
GENELGE:2009/10
Başbakanlıktan:
Konu : Başbakan ve Bakanların Karşılanma ve Uğurlanmaları.


Başbakan ve Bakanların yurt içi ve yurt dışına yapacakları seyahatlerde uygulanacak usul ve esaslara ilişkin 2005/16 sayılı Genelgenin, 2005/21 sayılı Genelge ile değişik A Bölümü 1’inci maddesi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.

“A. Başbakan ve Bakanların Karşılanma ve Uğurlanmaları

1. Yurt İçi Seyahatlerinde:

a. Başbakanın Seyahatleri:

Başbakan, karayolu ile yapacağı seyahatlerde il sınırında, havayolu ile yapacağı seyahatlerde ise havaalanında; vali, belediye başkanı, il jandarma komutanı ve emniyet müdürü tarafından karşılanır ve uğurlanır. Ayrıca ilde bulunan bakanlar, milletvekilleri ile valinin uygun göreceği kişiler de karşılama ve uğurlamada bulunabilirler.

b. Bakanların Seyahatleri:

Bakanlar, karayolu ile yapacakları seyahatlerde il merkezinde, havayolu ile yapacakları seyahatlerde havaalanında; Ankara, İstanbul ve İzmir’de havaalanı mülki ve emniyet amirleri tarafından, diğer illerde vali, belediye başkanı, il jandarma komutanı, emniyet müdürü ve ilgili Bakanlık il müdürleri tarafından karşılanır ve uğurlanırlar. Ayrıca ilde bulunan milletvekilleri ile valinin uygun göreceği kişiler de karşılama ve uğurlamada bulunabilirler.

Bilgilerini ve gereğini rica ederim.

Recep Tayyip ERDOĞAN
Başbakan

4 Haziran 2009 Perşembe

online vergi borcu yoktur yazısı

Maliye Bakanlığı, gereksiz prosedürleri ortadan kaldıracak yeni bir adım attı. Geliştirilen sistem sayesinde kamu kuruluşları vatandaştan 'vergi borcu yoktur' yazısını istemeyecek. Borçla ilgili kontrol internetten yapılacak.
İlk olarak Maliye Bakanlığı'nda uygulamaya geçen sisteme diğer kamu kurum ve kuruluşları da dahil oluyor.

Örneğin İçişleri Bakanlığı'ndan ihale veya farklı bir alım sebebiyle herhangi bir alacağı olan işletme sahibinin işyeri Türkiye'nin hangi şehrinde olursa olsun "vergi borcu yoktur" yazısı almasına gerek kalmayacak. 'SGB.Net' sisteminden kontrolü yapıldıktan sonra herhangi bir belge getirmeden alacağını tahsil edebilecek.
kaynak:Zaman Gazetesi

haberin tamamını okumak için tıklayın ...



3 Haziran 2009 Çarşamba

GLOBAL BÜTÇE ve STOK YÖNETİMİ

Merkezi Uyumlaştırma birimi, kamu idarelerinin iyi uygulama örneklerini http://www.bumko.gov.tr adresinde yayınlamaya devam ediyor. Tanıtacağım ve aşağıya linkini verdiğim çalışma Sağlık Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığınca hazırlanmış adı " GLOBAL BÜTÇE ve STOK YÖNETİMİ"
proje ile örneğin uygulamada ortaya çıkan "Fatura ve ekindeki belgeyle birlikte 438 Milyon adet evrakın en az üç defa çoğaltma işlemine tabi olduğunu hesaplarsak 1 Milyar 314 Milyon gibi
devasa bir sayıda fotokopi çekme işleminin son bularak" tasarruf yapılacağı belirtiliyor.
projeyi indirmek için

tıklayın...

hekim ve diş hekimi muayenesi için katılım payı, 2 (iki) TL oldu

Sosyal Güvenlik kurumu Kurumla sözleşmeli ikinci ve üçüncü basamak resmi ve özel sağlık kurumlarında hekim ve diş hekimi muayenesi için katılım payını yeniden belirledi. Kurumun açıklamasında şu açıklama yer alıyor:
2008 Yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliği’nin
“Ayakta tedavide hekim ve diş hekimi muayenesi katılım payı” başlıklı (6.1) numaralı maddesi ile ilgili olarak Kurumumuz aleyhine Danıştay Onuncu Dairesinin 2008/11388 Esasına kayden ikame olunan davaya ilişkin anılan Dairenin 03/4/2009 tarihli kararı doğrultusunda;

02 Haziran 2009 tarihinden geçerli olmak üzere;
Kurumla sözleşmeli ikinci ve üçüncü basamak resmi ve özel sağlık kurumlarında hekim ve diş hekimi muayenesi için katılım payı, 2 (iki) TL olarak uygulanacaktır.
genelge için tıklayınız

2 Haziran 2009 Salı

Hastane ve Eczane Programı

Mutemetlik.Com, tüm bakanlıklara ait mutemetlik birimleri tarafından ücretsiz olarak kullanılabilecek bir Hastane ve eczane programı hazırlamış. Bu programı sitenin aşağıdaki linkinden indirebilirsiniz.

ilgili programı www.mutemetlik.com adresinden indirmek için
tıklayın...

1 Haziran 2009 Pazartesi

ihalematik'ten ücretsiz programlar

AKTİF BİLGİSAYAR firması tarafından geliştirilen ve ücretsiz olarak web sitesinde hizmete sunduğu bazı programları tanıtmak istiyorum.
İlk program "ihalematik" . Bu yazılım Türkiye'deki kamu kurum ve kuruluşlarının resmi ihalelerini, Kamu İhale Kurumu ihalelerini, kurumsal web sitelerinde ve ulusal basında yayınlanan ihaleleri ve ihale sonuçlarını izlemeye imkan veriyor.
Hiçbir casus program içermediği belirtilen kullanımı kolay programı indirmek için tıklayın...

İhalematik'in bir başka çok başarılı uygulaması ise "Resmi Gazete Tarayıcı programı"
Resmi Gazete Tarayıcı, T.C. Resmi Gazete web sunucusundaki sayfaları görüntülemek suretiyle, bilgiye daha kolay erişilebilmesine katkı sağlamak amacıyla tasarlanmış, ÜCRETSİZ bir programdır.
Resmi gazete tarayıcı programını indirmek için
tıklayın...

son olarak tanıtacağım programı "TCMB Döviz Kuru Tarayıcı".TCMB Döviz Kuru Tarayıcı, TCMB web sunucusundaki döviz kuru sayfalarını görüntülemek suretiyle, bilgiye daha kolay erişilebilmesine katkı sağlamak amacıyla tasarlanmış.
TCMB Döviz Kuru Tarayıcı programını indirmek için tıklayın...



örnek bir iç kontrol standartları eylem planı

Bilindiği üzere Kamu idareleri iç kontrol sistemlerinin oluşturulması, izlenmesi ve geliştirilmesi için Kamu İç Kontrol Standartlarına Uyum Eylem Planı Rehberi hazırlayacaktır. Bunu çok başarılı bir şekilde hazırlayan kurumlarımızdan biri de Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Genel Müdürlüğü.Büyük emek sarfedildiği belli olan çalışma için emeği geçen herkese teşekkürler.

ilgili dosyayı aşağıdaki linkten indirebilirsiniz.

buradan...

Mevzuat.Net

 

Not defteri

Günün Sözü

Mali Hizmet Copyright © 2009 WoodMag is Designed by Ipietoon forFree Blogger Template