24 Eylül 2013 Salı

Yabancı Dil Tazminatı

Yabancı Dil Tazminatı
Yabancı Dil Ta z m i n a t Göstergesi x Aylık Katsayı

27.6.1989   tarihli   ve   375   sayılı   KHK   (570 s. KHK ile değişik 2. maddesi )(Başbakanlıkça 11.04.1997 tarihinde bu tazminatın tespitine dair esaslar belirlenmiştir.) ile
düzenlenmiştir. Yabancı dil seviye tespit sınavı sonucunda her bir dil için tespit edilen oranın memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunan tutarı geçmemek üzere yabancı dil tazminatı ödenir. İlk ödeme sınavın yapıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren yapılır. Yabancı dil sınavları sınavın yapıldığı tarihten itibaren beş yıl süreyle geçerli olup yeniden sınava girmeyenlerden yabancı dil seviyeleri A ve B düzeyinde olanlara yabancı dil tazminatı bir alt seviyeden ödenir, C düzeyinde olanlara ise yabancı dil
tazminatı ödenmez.
Yabancı Dil Tazminatı

A düzeyi (96-100) -1200
A düzeyi   (90-95)- 900
B düzeyi   (80-89)-600
C düzeyi   (70-79)-300
Yabancı Dil Ta z m i n a t Oranı x Aylık Katsayı
http://strateji.kmu.edu.tr/userfiles/file/Pdf/pratik_bilgiler.pdf

 ----------------------------------------------------------------------------------------------
Yabancı dil tazminatı için KPDS ye girmeniz gerekiyordu. ÜDS sınav sonuçları geçersizdir. 2013 nisan ayından itibaren sınavın ismi YDS yabancı dil sınavı olmuştur.

Yabancı dil tazminatı göstergeleri oranları  alınacak puanlar (Değişik: 19/11/2008 tarihli Başbakan Onayı )
Amaç
Madde 1- Bu Esaslar 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci maddesi uyarınca kamu personeline ödenecek yabancı dil tazminatı miktarlarının belirlenmesi amacıyla hazırlanmıştır.
Kapsam
Madde 2- Bu Esaslar 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanunu, 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu hükümlerine göre aylık almakta olan personeli (kadro karşılık gösterilmek suretiyle sözleşmeli olarak çalıştırılan personel dahil) kapsar.
Ödenecek Yabancı Dil Tazminatı
Madde 3- Kapsam dahilindeki personele ekli tabloda belirtilen gösterge rakamlarının (…)memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarda her ay aylıklar ile birlikte peşin olarak yabancı dil tazminatı ödenir.
Personelin yabancı dil bilgisinden görevinde yararlanıp yararlanılmadığı ita amirlerinden alınacak bir onayla belirlenir. Alınacak onaylarda yararlanma gerekçeleri açık olarak belirtilir. Bu onaylar ita amirlerince her zaman değiştirilebilir, ancak yenisi alınıncaya kadar eski onaylar geçerlidir.
Ancak, hakim ve savcılar, mülki idare amirleri, Dışişleri Bakanlığı meslek memurları, Daire Başkanı ve daha üst yönetim görevlerinde bulunanlar (Türk Silahlı Kuvvetleri için yarbay ve daha üst rütbelerde bulunanlar), üniversite öğretim elemanları, öğretmen kadrosuna atanmış olanlar ile mütercim ve tercümanlar için ayrıca bir onay alınmadan yabancı dil bilgisinden yararlanıldığı kabul edilir.
Yabancı dil sınavları, sınavın yapıldığı tarihten itibaren beş yıl süreyle geçerlidir. Bu sürenin bitiminde sınava girmeyenlerin yabancı dil seviyeleri bir alt düzeye inmiş sayılır, (C) düzeyinde olanların yabancı dil tazminatları kesilir.
Aynı dil için birden fazla sınava katılanlara, en yüksek seviye esas alınarak yabancı dil tazminatı ödenir.
Yabancı dil tazminatından damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesinti yapılmaz. Hakedilmesinde ve ödenmesinde aylıklara ilişkin hükümler uygulanır. İlk ödeme sınavın yapıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren yapılır.

Mal, hizmet, danışmanlık hizmet alımı,çerçeve anlaşma ve yapım işleri ihalelerinde değişiklik yapılmasına dair yönetmelik

20 Eylül 2013 Cuma

Yan Ödeme Aylığı

Yan Ödeme Aylığı

Yan Ödeme Puanı x Yan Ödeme Katsayısı

YA N ÖDEME AY L I ĞI
657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 152/1 maddesi ve Yan Ödeme Kararnamesi hükümleri gereği gereği sınıf, unvan, derece, görev yeri vb. niteliklere göre tespit edilen
1. İş güçlüğü,
2. İş riski,
3. Temininde güçlük ve mali sorumluluk zammı
puanlarının yan ödeme katsayısı ile çarpılması sonucu bulunacak tutarı ifade eder. Yan ödeme; emekli keseneğine, damga vergisi ve gelir vergisi kesintisine tabidir ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununa tabi personele ödenmemektedir. Yan ödemeye hak kazanma takip eden aybaşından itibarendir.
Yan Ödeme Göstergesi X Yan Ödeme Katsayı


http://strateji.kmu.edu.tr/userfiles/file/Pdf/pratik_bilgiler.pdf  

Özel Hizmet Tazminatı

Özel Hizmet Tazminatı

En Yüksek Devlet Memuru Aylığı X % Tazminat Oranı

 ÖZEL HİZMET TAZMİNATI
657 Sayılı Devlet Memurları Kanunun 152/2 maddesi ve Yan Ödeme Kararnamesi gereği görevin önem, sorumluluk ve niteliği, görev yerinin özelliği, hizmet süresi, kadro unvan ve derecesi ve eğitim seviyesi gibi hususlar göz önüne alınarak, bu Kanunda belirtilen en yüksek Devlet memuru aylığının brüt tutarının belirli bir oranı şeklinde ödenen tutarı ifade etmektedir.
En Yüksek Devlet Memuru Aylığı = (9500 X Aylık Katsayı) En Yüksek Devlet Memuru Aylığı X % Ta z m i n a t Oranı


http://strateji.kmu.edu.tr/userfiles/file/Pdf/pratik_bilgiler.pdf

19 Eylül 2013 Perşembe

Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 62)

— Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması Hakkında 6111 Sayılı Kanun Genel Tebliği (Seri No: 5)

Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2014 ve 2015 Yıllarını Kapsayan 2. Dönem Toplu Sözleşme

Görevden uzaklaştırılan memurun mali ve hukuki durumu

 Görevden Uzaklaştırma :
Madde 137 - Görevden uzaklaştırma, Devlet kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülecek Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbirdir.Görevden uzaklaştırma tedbiri, soruşturmanın herhangi bir safhasında da alınabilir
Yetkililer :
Madde 138 - Görevden uzaklaştırmaya yetkililer şunlardır :
a) Atamaya yetkili amirler;
b) Bakanlık ve genel müdürlük müfettişleri;
c) İllerde valiler;
d) İlçelerde kaymakamlar (İlçe idare şube başkanları hakkında valinin muvafakatı şarttır.)
Valiler ve kaymakamlar tarafından alınan görevden uzaklaştırma tedbiri, memurun kurumuna derhal bildirilir.
Görevden Uzaklaştıran Amirin Sorumluluğu :
Madde 139 - Görevinden uzaklaştırılan Devlet memurları hakkında görevden uzaklaştırmayı izleyen 10 iş günü içinde soruşturmaya başlanması şarttır.
Memuru görevden uzaklaştırdıktan sonra memur hakkında derhal soruşturmaya başlamayan, keyfi olarak veya garaz veya kini dolayısıyle bu tasarrufu yaptığı, yaptırılan soruşturma sonunda anlaşılan amirler, hukuki, mali ve cezai sorumluluğa tabidirler.
Ceza Kovuşturması Sırasında Görevden Uzaklaştırma :
Madde 140 - Haklarında mahkemelerce cezai kovuşturma yapılan Devlet memurları da 657 Sayılı Kanunun 138 inci maddesindeki yetkililer tarafından görevden uzaklaştırılabilirler.
Görevden Uzaklaştırılan veya Görevinden Uzak Kalan Memurların Hak ve Yükümlülüğü :
Madde 141 - Görevden uzaklaştırılan ve görevi ile ilgili olsun veya olmasın herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınan memurlara bu süre içinde aylıklarının üçte ikisi ödenir.Bu gibiler 657 sayılı kanunun öngördüğü sosyal hak ve yardımlardan faydalanmaya devam ederler.
657 Sayılı Kanunun 143 üncü maddesinde sayılan durumların gerçekleşmesi halinde, bunların aylıklarının kesilmiş olan üçte biri kendilerine ödenir ve görevden uzakta geçirdikleri süre, derecelerindeki kademe ilerlemesinde ve bu sürenin derece yükselmesi için gerekli en az bekleme süresini aşan kısmı, üst dereceye yükselmeleri halinde, bu derecede kademe ilerlemesi yapılmak suretiyle değerlendirilir.
Tedbirin Kaldırılması :
Madde 142 - Soruşturma sonunda disiplin yüzünden memurluktan çıkarma veya cezai bir işlem uygulanmasına lüzum kalmayan Devlet memurları için alınmış olan görevden uzaklaştırma tedbiri, 657 Sayılı kanunun 138 inci maddesindeki yetkililerce (Müfettişler tarafından görevden uzaklaştırılanlar hakkında atamaya yetkili amirlerce) derhal kaldırılır.
Görevden uzaklaştırma tedbirini kaldırmayan görevli hakkında 657 Sayılı kanunun 139 uncu madde hükmü uygulanır.
Memurun Göreve Tekrar Başlatılması Zorunlu Olan Haller :
Madde 143 - Soruşturma veya yargılama sonunda yetkili mercilerce :
a) Haklarında memurluktan çıkarmadan başka bir disiplin cezası verilenler;
b) Yargılamanın men’ine veya beraatına karar verilenler;
c) Hükümden evvel haklarında kovuşturma genel af ile kaldırılanlar;
ç) Görevlerine ve memurluklarına ilişkin olsun veya olmasın memurluğa engel olmayacak bir ceza ile hükümlü olup cezası ertelenenler;
Bu kararların kesinleşmesi üzerine haklarındaki görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılır.
Görevden Uzaklaştırma Tedbirinin Kaldırılmasında Amirin Takdiri :
Madde 144- 657 Sayılı kanunun 140 ncı ve 142 nci maddeleri ile 143 ncü maddenin a, b, c fıkralarında yazılı olanlar hakkındaki görevden uzaklaştırma tedbiri, Devlet memurunun soruşturmaya konu olan fiillerinin, hizmetlerini devama engel olmadığı hallerde her zaman kaldırılabilir.
Süre :
Madde 145 - Görevden uzaklaştırma; bir disiplin kovuşturması icabından olduğu takdirde en çok 3 ay devam edebilir. Bu süre sonunda hakkında bir karar verilmediği takdirde memur görevine başlatılır.
Bir ceza kovuşturması icabından olduğu takdirde görevinden uzaklaştırmaya yetkili amir (Müfettişlerin görevinden uzaklaştırdıkları memurlar hakkında atamaya yetkili amir) ilgilinin durumunu her iki ayda bir inceleyerek görevine dönüp dönmemesi hakkında bir karar verir ve ilgiliye de yazı ile tebliğ eder.

Görevden Uzaklaştırılan veya Görevden Uzak Kalan Memurların Hak ve Yükümlülüğü
Görevden uzaklaştırılan ve görevi ile ilgili olsun veya olmasın herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınan memurlara bu süre içinde aylıklarının üçte ikisi ödenir. Bu gibiler bu kanunun öngördüğü sosyal hak ve yardımlardan faydalanmaya devam eder.
Eğer memur göreve tekrar başlarsa geri kalan üçte biri kendisine ödenir.
Görevden uzaklaştırılan memur emeklilik hakkından yararlanacağından keseneklerinin T.C. Emekli Sandığına gönderilmesi gerekir. Keseneğe esas aylık ise 5434 sayılı yasaya göre üçte iki aylık tutarı değil, memurun esas aylığının yarısıdır.
Aile yardımı, çocuk yardımı, doğum ve ölüm yardımları ödenekleride herhangi bir kesintiye tabi tutulmadan ödenecektir.


http://www.ailehekimleri.net/


AÇIĞA ALINAN VEYA TUTUKLANAN MEMURLARIN AYLIK VE ÖZLÜK HAKLARINDA BİLGİLER
 

    Bu şekilde görevinden uzaklaştırılan memurların 657 sayılı Yasanın 143'üncü maddesinde sayılan şartların gerçekleşmesi halinde bunların aylıklarından kesilmiş olan üçte biri ayrıca ödenir.

    Açık aylıklarının yani 2/3 aylıklarının ödenmesinde emekli kesenek ve karşılıkları keseneğe esas aylıklarının yarısı üzerinden hesaplanır. 657 Sayılı Kanunun 143'ncü maddesinde sayılan hallerin gerçekleşmesi durumunda ise üçte bir aylıkların hesaplanmasında yine keseneğe esas aylıklarının yarısı üzerinden emekli kesenek ve karşılıklarının kesilmesi gerekmektedir.

    Buna göre aşağıdaki açıklamaları inceleyelim.
 http://www.yeldan.com/

 

A-DEVLET MEMURLARI:

 
01-ESAS AYLIK 2/3 oranında verilir. (657 S.K.Md.141)
02-KIDEM AYLIĞI 2/3 oranında verilir. (657 S.K.Md.141)
03-TABAN AYLIĞI 2/3 oranında verilir. (657 S.K.Md.141)
04-AİLE YARD.VE ÇOCUK ZA. Tam verilir. (657 S.K.Mad.141)
05-YAN ÖDEME 2/3 oranında verilir. (Yan Ödeme Kararnamesi)
06-ÖZEL HİZMET TAZMİNATI 2/3 oranında verilir. (Yan Ödeme Kararnamesi)
07-TAYIN BEDELİ 2/3 oranında verilir. (Tayın bedeli ödemesi hakkında yönetmelik Md.7)
08-EĞİT.VE ÖĞRET.TAZMİN. 2/3 oranında verilir. (657 S.K.213 Md.'den sonra gelen ek madde)
09-MÜLKİ İDARE TAZMİN. 2/3 oranında verilir. (657 S.K.213 Md.'den sonra gelen ek madde)
10-DİN HİZMETLERİ TAZMİN. 2/3 oranında verilir. (657 S.K.213 Md.'den sonra gelen ek madde)
11-EMNİYET TAZMİNATI 2/3 oranında verilir. (657 S.K.213 Md.'den sonra gelen ek madde)
12-DENETİM TAZMİNATI 2/3 oranında verilir. (657 S.K.213 Md.'den sonra gelen ek madde)
13-MAKAM TAZMİNATI 2/3 oranında verilir. (570 S.K.H.K.)
14-LOJMAN TAZMİNATI 2/3 oranında verilir. (433 S.K.H.K. Md.11)
15-YABANCI DİL TAZMİN. 2/3 oranında verilir. (418 S.K.H.K. Md.38)
16-EK ÇALIŞMA ÜCRETİ Hiç verilmez. (657 S.K.Md.89 ve 178)
17-ASGARİ ÜCRET FARKI 2/3 oranında verilir. (657 S.K.Md.141 VE 146)
18-YOLLUK KARŞILIĞI TAZ. Hiç verilmez. (6245 S.K.Md.49)
19-EMEKLİ KESENEĞİ

Tam aylığın yarısı üzerinden kesilir. (5434 S.K.Md.15)
20-GELİR VERGİSİ Özel indirimden tam yararlanır. (193 S.K.Mad.31)
21-DAMGA VERGİSİ Tabidir. (488 S.K.Tablo:1)

13 Eylül 2013 Cuma

İdari para cezaları (16.02.2013)

T.C.MALİYE BAKANLIĞI Muhasebat Genel Müdürlüğü
Sayı     : 28165485-210.16.02/ Konu   : İdari para cezaları
Bilindiği üzere, 30/03/2005 tarihli ve 5326 sayılı Kabahatler Kanununun "İdari Para Cezası" başlıklı 17 nci maddesinin üçüncü fıkrasında, 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I), (II) ve (III) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri tarafından verilen idarî para cezalarının ilgili kanunlarında 1/6/2005 tarihinden sonra belirlenen oranın dışındaki kısmı ile Cumhuriyet başsavcılıkları ve mahkemeler tarafından verilen idarî para cezalarının genel bütçeye gelir kaydedileceği; dördüncü fıkrasında, genel bütçeye gelir kaydedilmesi gereken idarî para cezalarına ilişkin kesinleşen kararların, 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilmek üzere Maliye Bakanlığınca belirlenecek tahsil dairelerine gönderileceği, beşinci fıkrasında ise idari para cezası tamamen tahsil edildikten itibaren en geç bir ay içinde durumun, ilgili kamu kurum ve kuruluşuna bildirileceği hüküm altına alınmıştır.

Diğer taraftan, 12/05/2007 tarihli ve 26250 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 442 Seri No'lu Tahsilat Genel Tebliğinde, 5018 sayılı Kanuna ekli (II) ve (111) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri tarafından verilen idarî para cezalarının, ödeme süresi içerisinde cezayı veren idarelerin muhasebe birimlerine veya banka hesaplarına yatırılacağı, tahsil edilen tutarların Hazine hesaplarına aktarılacağı, ödeme süresi geçtikten sonra Ödenmeyen idari para cezalarının kesinleşerek 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edilmek üzere vergi dairelerine gönderileceği belirtilmiştir.

Bu çerçevede, 5018 sayılı Kanuna ekli (II) ve (III) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri tarafından verilen idari para cezalarının ve süresi içerisinde ödenmemesi nedeniyle kesinleşerek tahsil edilmek üzere ilgili vergi dairelerine gönderilenlerin İzlenebilmesi amacıyla, bu idarelerin detaylı hesap planlarına "998.51-Verilen İdari Para Cezaları" ve "998.52-6183 S.K. Uyarınca (Vergi Dairesine) Takibe Gönderilen İdari Para Cezaları" ve "333.61-Genel Bütçeye Aktarılacak İdari Para Cezalan" yardımcı hesaplan açılmış olup, daha Önce, 4207 sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun uyarınca 5018 sayılı Kanuna ekli (II) ve (III) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri tarafından verilen idari para cezalarından tahsil edilen tutarların kaydedildiği "333.60-4207 Sayılı Kanım Uyarınca Tahsil Edilen İdari Para Cezalan"' yardımcı hesabı kullanıma kapatılmıştır. Daha önce "333.60-4207 Sayılı Kanun Uyarınca Tahsil Edilen İdari Para Cezaları" yardımcı hesabına kaydedilen tutarlar, bu hesaba borç, yeni açılan "333.61-Genel Bütçeye Aktarılacak İdari Para Cezaları" yardımcı hesabına alacak kaydedilerek süresinde ilgili vergi dairesine gönderilecektir.

Buna göre, Kanuna ekli (II) ve (III) sayılı cetvellerde yer alan idarelerce verilen idari para cezalarına ilişkin yapılacak muhasebeleştirme işlemleri aşağıda belirtilmiş olup bunlara ilişkin örnekler Ek'te yer almaktadır.
a) İdareler tarafından verilen idari para cezaları bir yazıyla muhasebe birimine bildirilecek, muhasebe birimleri ise verilen cezaları 998-Diğer Nazım Hesaplar Hesabına (998.51-Verilen İdari Para Cezaları) borç, 999-Diğer Nazım Hesaplar Karşılığı Hesabına alacak kaydedecektir.

b)  İdareler tarafından verilen idari para cezalarından, ödeme süresi içerisinde idarelerin muhasebe birimleri tarafından tahsil edilen tutarlar bir taraftan ilgisine göre 100-Kasa Hesabı veya 102-Banka Hesabına borç, 333-Emanetler Hesabına (333.61-Genel Bütçeye Aktarılacak idari Para Cezaları) alacak; diğer taraftan 999-Diğer Nazım Hesaplar Karşılığı Hesabına borç, 998-Diğer Nazım Hesaplar Hesabına (998.51-Verilen İdari Para Cezaları) alacak kaydedilecek, tahsil edilen tutarlardan Hazine hesaplarına aktarılanlar ise 333-Emanetler Hesabına (333.61-Genel Bütçeye Aktarılacak İdari Para Cezaları) borç, 103-Verilen Çekler ve Gönderme Emirleri Hesabına alacak kaydedilecektir.

c)  Ödeme süresi içerisinde tahsil edilemeyen tutarlardan 6183 sayılı Kanun uyarınca takip ve tahsil edilmek üzere ilgili vergi dairelerine bildirilenler, 998-Diğer Nazım Hesaplar Hesabına (998.52- 6183 S.K. Uyarınca Vergi Dairesine Takibe Gönderilen İdari Para Cezaları) borç, 998-Diğer Nazım Hesaplar Hesabına (998.51-Verilen İdari Para Cezaları) alacak kaydedilecektir.

d)  Kesinleşen idari para cezalarından ilgili vergi daireleri tarafından tahsil edildiği ilgili idarelere bildirilen tutarlar, bu idarelerce kendi muhasebe birimlerine yazıyla bildirilecek, muhasebe birimleri de bu bildirim üzerine 999-Diğer Nazım Hesaplar Karşılığı Hesabına borç, 998-Diğer Nazım Hesaplar Hesabına (998.52-6183 S.K. Uyarınca Vergi Dairesine Takibe Gönderilen İdari Para Cezaları) alacak kaydedecektir.
Bilgilerini ve gereğini arz ve rica ederim.
Naci AGBAL

11 Eylül 2013 Çarşamba

Muhasebe Yetkilisi Mutemetlerinin Görevlendirilmeleri, Yetkileri, Denetimi ve Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik

Yönetmelik
Maliye Bakanlığından:
Muhasebe Yetkilisi Mutemetlerinin Görevlendirilmeleri, Yetkileri,
Denetimi ve Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik

BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar
Amaç

Madde 1- Bu Yönetmeliğin amacı, muhasebe yetkilisi mutemetlerinin görevlendirilmeleri, yetkileri, denetimleri ve tutacakları defter ve belgeler ile diğer hususlara ilişkin usul ve esasları belirlemektir.
Kapsam

Madde 2- Bu Yönetmelik, düzenleyici ve denetleyici kurumlar hariç olmak üzere genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinde görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetlerinin görevlendirilmelerine ve çalışmalarına ilişkin usul ve esasları kapsar.
Dayanak

Madde 3- Bu Yönetmelik, 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 61 inci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.
Tanımlar

Madde 4- Bu Yönetmeliğin uygulanmasında;

 Bakanlık : Maliye Bakanlığını,

 Kanun : 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununu,

 Üst yönetici : Bakanlıklarda müsteşarı, Milli Savunma Bakanlığında Bakanı, diğer kamu idarelerinde en üst yöneticiyi, il özel idarelerinde valiyi, belediyelerde belediye başkanını,

Muhasebe hizmeti : Gelir ve alacakların tahsili, giderlerin ve borçların hak sahiplerine ödenmesi, para ve parayla ifade edilebilen değerler ile emanetlerin alınması, saklanması, ilgililere verilmesi, gönderilmesi ve diğer tüm mali işlemlerin kayıtlarının yapılması ve raporlanması işlemlerini,

 Muhasebe birimi :  Muhasebe hizmetlerinin yapıldığı birimi,

 Muhasebe yetkilisi :  Muhasebe hizmetlerinin yürütülmesinden ve muhasebe biriminin yönetiminden sorumlu, usulüne göre atanmış sertifikalı yöneticiyi,

 Muhasebe yetkilisi mutemedi : Muhasebe yetkilisi adına ve hesabına para ve parayla ifade edilebilen değerleri geçici olarak almaya, muhafaza etmeye, vermeye, göndermeye yetkili ve bu işlemler ile ilgili olarak doğrudan muhasebe yetkilisine karşı sorumlu olan kamu görevlilerini ve yetkili memurları,

 Para ve para ile ifade edilebilen değerler : Muhasebe birimine veya mutemedine  teslim edilip muhafaza ve sorumluluğu altında bulunan tedavüldeki Türk parası ve konvertibl yabancı paralar ile altın, gümüş, kıymetli maden ve bunlardan yapılmış her türlü ziynet eşyası, antika paralar, hisse senedi, tahvil ve hazine bonoları, diğer devlet borçlanma senetleri, değerli kağıtlar, konvertibl olmayan yabancı paralar ve bu mahiyetteki değerleri,

 Yetkili memur : Görevleri gereği veya görevlendirilmeleri nedeniyle muhasebe birimlerinden zimmetle değerli kağıt alıp satan nüfus, tapu, icra, emniyet, adliye ve ticaret sicili memurları gibi kamu görevlilerini,

 Mutemetlik : Muhasebe biriminin bulunduğu yer dışında, muhasebe birimine bağlı olarak tahsilat mutemetliği, tahsilat şefliği ve benzeri isimler altında mutemetlik görevinin yapıldığı birimi (Konsolosluklar bu Yönetmelik kapsamına giren işleri dolayısıyla mutemetlik olarak kabul edilir.),

 Vezne : Muhasebe birimine teslim edilen para ve para ile ifade edilebilen menkul değerlerin muhafaza edildiği yeri,

 Ambar : Muhasebe birimine teslim edilen ve parayla ifade edilen değerli kağıtlar ile muhasebe birimince kullanılacak seri ve sıra numaralı alındı, teslimat müzekkeresi, çek ve benzeri basılı evrakın muhafaza edildiği yeri,

ifade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
Muhasebe Yetkilisi Mutemetlerinin
Görevlendirilmeleri, Yetki ve Sorumlulukları
Muhasebe yetkilisi mutemetlerinin görevlendirilmeleri

Madde 5–  Veznedar, tahsildar, icra memuru gibi unvanlarla muhasebe yetkilisi adına ve hesabına para ve parayla ifade edilebilen değerleri geçici olarak almak, vermek ve göndermek üzere görevlendirilenler muhasebe yetkilisi mutemedidir. Muhasebe birimlerinin vezne ve ambarlarından zimmetle değerli kağıt alıp satmakla görevlendirilen yetkili memurlar ile elçilik ve konsolosluklarda harç ve değerli kağıt satış bedellerini ve emanet paraları tahsil etmekle görevlendirilenler de muhasebe yetkilisi mutemedidir.

Zorunluluk bulunması halinde yukarıda unvanları belirtilenler dışında, muhasebe yetkilisi adına para ve parayla ifade edilebilen değerleri almak, vermek, vezne ve ambarlarda muhafaza etmek üzere kamu idarelerinin görevli personeli arasından, ilgili muhasebe yetkilisinin de muvafakatı alınarak seçilen personel, harcama yetkilisi tarafından muhasebe yetkilisi mutemedi olarak görevlendirilebilir. Ayrıca, özlük hakları ödemelerinin yapıldığı muhasebe biriminin bulunduğu yer dışında bulunan birimlerde görev yapan personelin, görev yapılan yerdeki aynı bütçeli diğer idarelere hizmet veren muhasebe yetkilisine bağlı mutemet olarak görevlendirilmesi de mümkündür.

 Muhasebe yetkilisi mutemedi olarak seçilen görevlinin adı, soyadı, görev yeri, unvanı ve imza örneği ile görev ve yetkileri ilk görevlendirmede muhasebe yetkilisine yazılı olarak bildirilir.

Kanunlarda öngörüldüğü şekilde ve bu Yönetmelik esaslarına göre yetkili kılınmamış hiçbir kimse kamu idaresi adına para tahsil edemez, değerleri alamaz, gönderemez ve ödeme yapamaz.
Kefalet aidatı kesilmesi ve teminat alınması

Madde 6– 6/6/1934  tarihli ve 2720 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2489 sayılı Kefalet Kanunu kapsamındaki kamu idarelerinin muhasebe yetkilisi mutemetleri, aylıklarını tam olarak almaya başladıkları tarihten itibaren kefalete tabi tutulur. Kefalet Kanunu kapsamı dışında kalan kamu idarelerinin muhasebe yetkilisi mutemetleri özel mevzuatlarındaki hükümlere tabidir.

Muhasebe yetkilisi mutemetlerinin görevlerinden geçici ayrılmalarında yerlerine, birinci fıkra hükmüne göre aylığından kefalet aidatı kesilen kişilerden görevlendirme yapılması esastır. Ancak, zorunluluk hallerinde Kefalet Kanununun ilgili hükümleri uygulanmak suretiyle diğer personelin de muhasebe yetkilisi mutemedi olarak görevlendirilmesi  mümkündür.

Kefalete tabi tutulan muhasebe yetkilisi mutemetlerinin aylığından kesilen aidatlar mevzuatında öngörülen sürede ilgili kefalet sandığı hesabına ödenir.
Yetki ve sorumluluk

Madde 7– Muhasebe yetkilisi mutemetleri, muhasebe yetkilisi adına ve hesabına para ve parayla ifade edilebilen değerleri geçici olarak almaya, vermeye ve göndermeye yetkili olup, bu işlemlerinden dolayı doğrudan bağlı oldukları muhasebe yetkilisine karşı sorumludurlar.

Muhasebe biriminde görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetleri, her ne adla olursa olsun tahsil ettikleri paraları ve kendilerine teslim edilen değerleri muhasebe biriminin veznesi ve ambarında muhafaza etmek zorundadır ve kayıplardan sorumludurlar.

Muhasebe birimi hizmet binası dışında veya muhasebe biriminin bulunduğu yerin belediye hudutları dışında görevlendirilen muhasebe yetkilisi mutemetleri tarafından yapılan tahsilatın, özel mevzuatında aksine bir hüküm bulunmadığı sürece, miktarı ne olursa olsun en çok yedi, değerli kağıt satış hasılatının ise en çok onbeş günde bir ve her halde mali yılın son iş gününde muhasebe biriminin veznesine veya banka hesabına yatırılması zorunludur. Söz konusu tahsilat, muhasebe biriminin veznesine belge ve defterlerle birlikte getirilir. Muhasebe birimince gerekli kontroller yapılıp yatırılması gereken tahsilat miktarı tespit edildikten sonra en son kullanılan alındı dip koçanının arkasına ve defterlerin ilgili sayfalarına gerekli şerhler konularak onaylanır.

Yukarıdaki süreler beklenmeksizin yatırılacak miktarı belirlemeye, genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri için Bakanlık, kapsamdaki diğer kamu idareleri için ise üst yöneticiler yetkilidir.

Muhasebe birimi dışında görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetlerince çekle tahsilat yapılması durumunda, çekin en geç ertesi iş günü içinde muhasebe biriminin veznesine teslim edilmesi zorunludur. Muhasebe biriminin bulunduğu yer dışında görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetleri Bakanlıkça izin verilen haller dışında çekle tahsilat yapamazlar.

Zimmetle aldıkları değerli kağıtların satış hasılatını belirlenen süre içerisinde yatırmayan muhasebe yetkilisi mutemetlerine yeniden değerli kağıt verilmez. Aldıkları değerli kağıtların satış hasılatını bir ay içinde yatırmayanlar hakkında bu Yönetmeliğin 19 uncu maddesi hükmüne göre gerekli işlem yapılmakla birlikte, genel bütçe kapsamındaki idarelerde durum ayrıca Bakanlığa bildirilir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Kasanın Günlük Kontrolü, Kasa Limiti ve Müşterek Muhafaza
Kontrol görevi

Madde 8– Muhasebe yetkilileri, muhasebe birimlerinin kasa işlemlerini her günün sonunda kontrol eder. Muhasebe yetkilisinin görevi başında bulunamadığı durumlarda kontrol görevi vekili tarafından yerine getirilir. Kontrol yetki ve sorumluluğunun yardımcılara devredilmiş olması halinde ise bu görev yardımcılar tarafından yapılır.

Muhasebe yetkilileri, özel mevzuatında aksine bir hüküm bulunmadığı sürece;

a) Muhasebe biriminin vezne ve ambarlarında para ve değerleri alıp veren muhasebe yetkilisi mutemetlerini her onbeş günde en az bir defa, belirsiz günlerde,

b) Muhasebe birimi dışında bir günden fazla süreyle görev yapan tahsildarlar ile icra memurlarını her iki ayda en az bir defa ve her tahsilattan dönüldüğü günü takip eden on gün  içinde,

kontrol etmek zorundadır.

Muhasebe yetkililerinin hesap ve mali işlemlerini denetim görev ve yetkisine sahip olan denetim elemanları, muhasebe yetkilisi mutemetlerinin tahsilat tutarlarının sayımı dahil, tüm hesap ve mali işlemlerini denetleyebilir.
Kasanın günlük kontrolü ve kasa limiti

Madde 9- Kasa defteri günü gününe işlenir. Her günün sonunda kasa defterinin açıklama bölümüne borç ve alacak sayfaları toplamı ile ikisi arasındaki farkı yazılır. Kasa mevcudu veznedar tarafından sayılır ve muhasebe yetkilisince kontrol edilir. Kasa mevcudunun defter ve kayıtlara uygunluğu görüldükten sonra kasa defterinin açıklama bölümü sorumlu veznedar ve muhasebe yetkilisi tarafından imzalanır.

Veznede satılan değerli kağıtların satış hasılatı, ayrı bir zarf veya torba içerisinde kasada saklanır.

Kasada bulundurulacak azami para miktarı, genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri  için Bakanlıkça, kapsamdaki diğer kamu idareleri için ise ilgili kamu idaresinin üst yöneticisi tarafından belirlenerek duyurulur. Kasa mevcudunun belirlenen tutarı aşması halinde aşan kısım bankaya yatırılır.

Kasanın hangi saatte açılacağı ve kapanacağı hususu kamu idarelerinin idari düzenlemeleri ile belirlenir.
Kasa mevcudunun müşterek muhafazaya alınması

Madde 10- Bu Yönetmeliğin 9 uncu maddesine göre belirlenen kasa limitini aşan tutarın çeşitli nedenlerle aynı gün bankaya yatırılamaması veya banka gişelerinin kapanmasından sonra yapılan tahsilat dolayısıyla kasada bulunan para miktarının belirlenen kasa limitini aşması halinde; kasa fazlası para ertesi gün bankaya yatırılmak üzere, muhasebe yetkilisi ve kasa defterini tutmakla sorumlu veznedar tarafından müşterek muhafaza altına alınır.

Müşterek muhafaza işlemi aşağıda açıklandığı şekilde yapılır ve durum kasa defterinin açıklama bölümüne yazılarak muhasebe yetkilisi ve veznedar tarafından imzalanır.

Veznede bir adet kasa var ve tek gözlü, tek kilitli ise; veznedar tarafından kilitlenir ve anahtarını veznedar muhafaza eder. Kasanın iki kilidi varsa; anahtarlardan birini muhasebe yetkilisi, diğerini veznedar muhafaza eder. Kasa bir adet ve iç gözü varsa; müşterek muhafaza altına alınacak para iç göze konularak iç gözün anahtarı muhasebe yetkilisince, kasanın anahtarı ise veznedar tarafından muhafaza edilir.

Kasa sayısı birden fazla ise; müşterek muhafaza altına alınacak para, kasalardan birisine konularak kasanın özelliğine göre yukarıdaki açıklamalara göre işlem yapılır.

Müşterek muhafaza altına alınan kasa, ertesi gün muhasebe yetkilisi ve veznedar tarafından birlikte kontrol edilerek açılır ve kasa mevcudu sayılır.
Vezne ve ambarların kontrolü

Madde 11- Kasanın günlük kontrolü dışında, vezne ve ambarlarda bulunan para ve değerler; özel mevzuatında aksine bir hüküm yoksa bu Yönetmeliğin 8 inci maddesi gereğince ayda iki defadan az olmamak üzere onbeş günde en az bir kez, belirsiz günlerde kontrol edilir. Bu kontroller, kasa mevcudu sayılmak; kasaca yapılan tahsilat ve ödemeler karşılığında düzenlenen belgeler ile kasa defteri ve diğer değerlere ilişkin defter kayıtları karşılaştırılmak ve toplamlarına bakılmak suretiyle yapılır.

Yapılan kontrol ve denetimlere ilişkin açıklamalar, kasa defterinin açıklama bölümü ile en son kullanılmış alındı nüshasının arkasına ve diğer değerlere ait yardımcı defterlere yazılarak muhasebe yetkilisi ve değerlerden sorumlu veznedar tarafından imzalanır. Bilgisayar ortamında tutulan yardımcı defterlerde bu işlemler, yardımcı defterlerin bilgisayardan alınan son sayfalarının dökümü üzerinde yapılır ve muhasebe yetkilisi ile değerlerden sorumlu veznedar tarafından imzalanarak muhasebe biriminde saklanır.

Birden fazla veznedarın görev yaptığı muhasebe birimlerinde her veznedarın sorumluluk alanı, veznedarların müşterek sorumluluğuna yer vermeyecek şekilde muhasebe yetkilisi tarafından belirlenir.
Muhasebe birimi dışında görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetlerinin belgeleri üzerinde yapılacak kontroller

Madde 12- Muhasebe yetkililerince, kendilerine bağlı olarak muhasebe birimi dışında görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetleri tarafından yapılan tahsilat tutarı vezneye yatırılmadan önce tahsilat, ödeme ve gönderme belgeleri incelenerek yatırılacak tutar tespit edilir. Yapılan tahsilat, ödeme ve göndermelerin (banka hesabına yatırılanlar dahil) belgelerine uygunluğu sağlandıktan sonra, her bir muhasebe yetkilisi mutemedince yapılan işlemler itibarıyla düzenlenecek muhasebeleştirme belgeleri ile gerekli muhasebe kayıtları yapılır.

Muhasebe birimi dışında bir günden fazla süreyle görev yapan tahsildarlar ile icra memurlarının yaptıkları tahsilatın muhasebe biriminin veznesine veya banka hesabına süresinde yatırılıp yatırılmadığı, yatırılan tutarların belgelerine uygunluğu iki ayda en az bir defa ve her tahsilattan dönüldüğü günü takip eden on gün içinde kontrol edilir.
Muhasebe biriminin bulunduğu yer dışında görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetlerinin görev mahallinde kontrolü

Madde 13- Muhasebe yetkilileri, muhasebe biriminin bulunduğu yer dışında görev yapan mutemetlerin işlemlerinin kontrolünü, mutemetlerin görev yaptıkları yerde bulunan ve adına tahsilat yapılan ilgili kamu idaresinden isteyebilir. Bu durumda, ilgili kamu idaresinin o mahaldeki üst yöneticisi veya görevlendireceği kişi, muhasebe yetkilisinin talebine ilişkin yazıyı veya kendisine bu amaçla verilen görev yazısını mutemede gösterip, üzerindeki para ve parayla ifade edilen değerleri ibraz etmesini ister. İbraz edilen para ve değerler sayıldıktan sonra, en son kullanılan alındının muhasebe yetkilisi mutemedinde kalan nüshasının arkasına ve muhasebe yetkilisi mutemedi kasa defteri ile diğer yardımcı defterlere kontrole ilişkin gerekli açıklamalar yazılarak ad, soyad ve tarih belirtilmek suretiyle mutemetle birlikte imzalanır. Sonuç ilgili muhasebe yetkilisine bildirilir.

Görev ve yetki yazısı ibraz edilmesine rağmen üzerindeki para ve değerler ile kullandığı alındıların kendisinde kalan nüshalarını ibraz etmeyen veya kontrolünü engelleyen muhasebe yetkilisi mutemetleri üç gün içinde bağlı olduğu muhasebe yetkilisine; istenilen kontrolleri hiç yapmayan veya gereği gibi yapmayan görevliler, genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinde Bakanlığa, kapsamdaki diğer kamu idarelerinde ilgili üst yöneticiye bildirilir.

Bu şekilde yapılan kontroller, muhasebe yetkilisinin kontrol ve denetim yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Muhasebe Yetkilisi Mutemetlerince Düzenlenecek Belgeler,
Tutulacak Defterler, Ay ve Yıl Sonu İşlemleri
Tahsil olunan paralar ve teslim alınan değerler için düzenlenecek alındılar

Madde 14- Muhasebe yetkilisi mutemetlerince yapılan tahsilat ve alınan değerler karşılığında alındı düzenlenir.

Alındılarda;

- Alındı sıra numarası,

- Para veya değerin yatırıldığı/adına tahsilat yapıldığı muhasebe biriminin adı,

- Para veya değeri teslim edenin (banka kredi kartı ile yapılan tahsilatta kart sahibinin) adı, soyadı, unvanı, T.C. kimlik veya vergi kimlik numarası,

- Para veya değerin alındığı tarih, ne için alındığı ve tutarı,

- Alınan değerin cinsi, miktarı, ayarı ve belirtilmesi zorunlu olan diğer özellikleri,

gösterilir ve alındı, para veya değeri teslim alan muhasebe yetkilisi mutemedi tarafından adı, soyadı yazılarak imzalanır.

Banka kredi kartı ile yapılan tahsilatta, kart sahibi ile hizmetten yararlananın farklı olması halinde, düzenlenen alındıda kart sahibi ile birlikte hizmetten yararlanan kişinin de adı ve soyadı ile T.C. kimlik veya vergi kimlik numarası bilgilerine yer verilir. Kredi kartı üye iş yeri sözleşmesinde yer alacak hükümler ile POS cihazı kullanılması, kredi kartlarının kabulü hususlarında Bakanlıkça yapılan düzenlemelere uyulması esastır.

Alındılar, Bakanlıkça verilen özel izinler dışında; veznece yapılan tahsilat ve teslim almalarda en az iki, vezne dışında yapılan tahsilat ve teslim almalarda üç nüsha olarak düzenlenir. Birinci nüshası para veya değeri teslim edene verilir. Üç nüsha düzenlenen alındıların ikinci nüshası dairesine verilir.

Bilgisayar ortamında düzenlenen alındıların muhasebe birimi veznesinde veya muhasebe yetkilisi mutemedinde kalması gereken nüshasının elektronik ortamda muhafaza edildiği durumlarda sayım ve kontroller, bilgisayardan alınacak alındıların dökümünü gösteren listelere dayanılarak yapılır, denetim ve kontrole ilişkin gerekli açıklamalar bu liste üzerine yazılarak imzalanır.
Tutulacak defterler

Madde 15- Muhasebe biriminin veznesinde yapılan tahsilat için veznedar tarafından kasa defteri tutulur. Muhasebe birimi dışında yapılan tahsilat, iade ve göndermeler için ise muhasebe yetkilisi mutemetliklerince, muhasebe yetkilisi mutemetleri kasa defteri ve ilgili diğer defterler  tutulur.

Kasa defterlerinde; tahsilat veya ödemeye esas belgenin yevmiye tarih ve numarası ile tahsilatın tarihi, tahsilat karşılığında verilen alındının sıra numarası, kimden tahsil edildiği veya kime ödendiği, tahsilat veya ödemenin mahiyeti ve tutarı mutlaka gösterilir.

Muhasebe yetkilisi mutemetleri, yaptıkları tahsilat, iade ve ödemeler ile aldıkları emanet, teminat, menkul değerler ve bunlardan yapılan iadeler ile değerli kağıt işlemlerini ilgili yardımcı defter ve belgelere usulüne uygun olarak kaydetmek ve muhasebe yetkilisinin denetimine her an hazır bulundurmak zorundadır.

Defterlerin basılı olması durumunda, kullanılmadan önce muhasebe yetkilerince sayfaları sayılır ve kaç sayfadan oluştuğu defterin iç kapak sayfasına yazılarak imza ve mühürle onaylanır.

Tahsildar ve icra memurlarınca yapılan tahsilatlar için, muhasebe yetkilisi mutemetleri kasa defteri yerine tahsildar ve icra memurları tahsilat bordrosu düzenlenir.
Ay sonu işlemleri

Madde 16- Muhasebe biriminin bulunduğu yer dışında görev yapan muhasebe yetkilisi mutemetlerince nakden ve mahsuben yapılan tahsilat, iade ve göndermeler muhasebe yetkilisi mutemetleri kasa defterine kaydedilir. Ay sonlarında bu defterin bir nüshası tahsilat ve ödemelere ilişkin belgelerle birlikte bağlı bulunulan muhasebe birimine verilir. Muhasebe birimince, muhasebe yetkilisi mutemetleri kasa defteri muhteviyatının ekli belgelere ve muhasebe yetkilisi mutemedince tutulan diğer ilgili yardımcı defter kayıtlarına uygunluğu görüldükten sonra gerekli muhasebeleştirme işlemleri yapılır.

Elçilik ve konsolosluklardaki muhasebe yetkilisi mutemetlerince bir ay içinde tahsil edilen harç ve değerli kağıt satış hasılatı ile emanet niteliğindeki tahsilat ve bunlardan yapılan iade ve ödemelere ilişkin olarak düzenlenen hasılat cetveli, en geç ilgili olduğu ayı takip eden ayın 15 inci gününün sonuna kadar ilgili muhasebe birimine gönderilir.
Yıl sonu işlemleri

Madde 17- Muhasebe birimlerinin vezne ve ambarlarında bulunan hazır değerler, değerli kağıtlar, menkul kıymet ve varlıklar ile teminat mektupları gibi değerler, mali yılın son günü itibarıyla muhasebe yetkilisinin veya yetki devrinde bulunduğu yardımcısının başkanlığı altında, ilgili muhasebe yetkilisi mutemedinin katılacağı ve en az üç kişiden oluşan kurul tarafından sayılır.

Elçilik ve konsolosluklardaki muhasebe yetkilisi mutemetlerinin mevcutlarının sayımı, konsolosluk şubesi bulunan elçiliklerde konsolosluk şubesi müdürü ya da elçilik katibi; konsolosluklarda ise konsolos veya yardımcı konsolos ya da kançılar tarafından yapılır.

Yıl sonunda yapılan sayımlarda; kasa ve bankada bulunan para mevcudu, alınmış ancak henüz tahsil edilmemiş çekler, kamu idaresine ve kişilere ait menkul kıymet ve varlıklar, teminat mektupları, değerli kağıtlar için ayrı ayrı olmak üzere tutanak düzenlenir ve sayım kurullarınca imzalanır. Elçilik ve konsolosluklardaki mutemetliklerde düzenlenen tutanakların iki nüshası yönetim dönemi hesabı cetvellerine bağlanmak üzere bağlı bulunulan muhasebe birimine gönderilir, bir nüshası ise mutemetlikte saklanır. Tutanaklarda gösterilen sayım sonuçları, yardımcı defter ve muhasebe kayıtları ile karşılaştırılır.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Çeşitli ve Son Hükümler
Muhasebe yetkilisi mutemetlerinin hesaplarını başka mutemede devri

Madde 18- Muhasebe yetkilisi mutemetlerinin görevlerinden geçici veya kesin olarak ayrılmalarında, ayrılan mutemet ile yeni mutemet arasında aşağıda açıklandığı şekilde devir işlemi yapılır.

a) İzin, hastalık gibi nedenlerle iki aydan daha kısa süreli ayrılmalarda, kasa defterinin günlük toplamı alınarak veznede bulunması gereken para, eski muhasebe yetkilisi mutemedi tarafından yeni muhasebe yetkilisi mutemedine devredilir ve deftere açıklama yapılarak, muhasebe yetkilisi ve muhasebe yetkilisi mutemedi tarafından imzalanır. Bu işlem veznede bulunan diğer değerler için de yapılır.

b) İki aydan daha uzun süreli geçici ayrılmalar veya kesin ayrılmalarda, kasa defteri ile vezne ve ambarlarda muhafaza edilen diğer değerlere ilişkin yardımcı defterlerin toplamı alınarak vezne ve ambarlarda bulunması gereken para ve değerler, yardımcı defterlerle birlikte eski muhasebe yetkilisi mutemedi tarafından yeni muhasebe yetkilisi mutemedine devredilir. Yapılan bütün devir işlemleri, kasa defteri ve diğer yardımcı defterlerin ilgili sayfasına gerekli açıklamalar yazılarak gösterilir ve ilgili yeni ve eski muhasebe yetkilisi mutemetleri ile muhasebe yetkilisi tarafından imzalanır. Ayrıca, yapılan devirler ayrıntılı olarak tutanağa kaydedilir ve ayrılan muhasebe yetkilisi mutemedine bu devir tutanağının onaylı bir örneği verilir.

Vezne ve ambarlarda muhafaza edilen kullanılmış alındı nüshaları ile kullanılmamış alındı ve çek ciltleri de yeni muhasebe yetkilisi mutemedine devredilir.

Devir işlemi, özel mevzuatında aksine bir hüküm belirtilmediği sürece iki gün içinde tamamlanır.

Görevinden kesin olarak ayrılacak olan muhasebe yetkilisi mutemedi, yukarıda belirtildiği şekilde muhasebe yetkilisine hesabını vererek ibra edilmedikçe görevinden ayrılamaz.
Yetkisiz tahsil, ödeme, kamu zararına sebebiyet verme ve mutemetlik görevine son verilmesi

Madde 19- Kanunlarda öngörüldüğü şekilde ve bu Yönetmelik esaslarına göre yetkili kılınmamış hiçbir kimse kamu idaresi adına para tahsil edemez, değerleri alamaz ve ödeme yapamaz. Aksi halde, bunlar hakkında ilgili kanunlar uyarınca idari ve cezai yönden gerekli işlemler yapılır, yapılan tahsilat ve ödemelerle ilgili olarak Kanunun 72 nci madde hükmü uygulanır.

Kontrol, denetim ve tahkikat sonucunda, görevini bu Yönetmelikte ve diğer ilgili mevzuatta belirlenen usul ve esaslara göre tam ve zamanında yapmadığı tespit edilen muhasebe yetkilisi mutemetleri, muhasebe yetkililerince ilgilinin üst amirine yazılı olarak bildirilerek mutemetlik görevlerinden azledilir. Bunlardan hesabını veremediği anlaşılan veya tahsil ettiği hasılatı süresinde yatırmayıp üzerinde tutanlar, bir daha mali sorumluluk gerektiren görevlerde çalıştırılmaz.

5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 247 nci maddesinde yazılı zimmet suçunu işleyen muhasebe yetkilisi mutemetleri hakkında uygulanacak cezai hükümler açısından 2489 sayılı Kefalet Kanunu hükümleri saklıdır.
Kamu idarelerinin muhasebe yönetmeliklerinin uygulanacağı durumlar

Madde 20- Bu Yönetmelikte hüküm bulunmayan hususlarda kamu idarelerinin tabi oldukları muhasebe yönetmeliklerindeki usul ve esaslar uygulanır.
Yürürlük
 Madde 21- Bu Yönetmelik 1/1/2006 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme

Madde 22- Bu Yönetmelik hükümlerini Maliye Bakanı yürütür.

5 Eylül 2013 Perşembe

Geçici hizmet karşılığı yapılacak ödemeler





29 Aralık 2011 PERŞEMBE
Resmî Gazete
Sayı : 28157 (Mükerrer)
KANUN
Kanun No. 6260                                                                                               Kabul Tarihi: 21/12/2011

Geçici hizmet karşılığı yapılacak ödemeler

MADDE 9 ? (1) 5018 sayılı Kanuna ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri;

a) Arızi nitelikteki işleriyle sınırlı kalmak koşuluyla yıl içinde bir ayı aşmayan sürelerle hizmet satın alınacak veya çalıştırılacak kişilere yapılacak ödemeleri,

b) İlgili mevzuatı uyarınca kısmi zamanlı hizmet satın alınan kişilere yapılacak ödemeleri,

c) 5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanununun 25 inci maddesi gereğince aday, çırak ve işletmelerde meslek eğitimi gören öğrencilere yapılacak ödemeleri,

ç) 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (C) fıkrası gereğince çalıştırılan geçici personele yapılacak ödemeleri,

bütçelerinin (01.4) ekonomik kodunda yer alan ödenekleri aşmayacak şekilde yaparlar. Söz konusu ekonomik kodu içeren tertiplere ödenek eklenemez, bütçelerin başka tertiplerinden (bu ekonomik kodu içeren tertiplerin kendi arasındaki aktarmalar ile bu Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında yapılan aktarmalar hariç) ödenek aktarılamaz ve ödenek üstü harcama yapılamaz. Ancak, özelleştirme uygulamaları nedeniyle iş akitleri feshedilenlerden 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (C) fıkrası hükmü çerçevesinde 5018 sayılı Kanuna ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde yer alan kamu idarelerinde istihdam edilecek personel için gerekli olan tutarları ilgili tertiplere aktarmaya Maliye Bakanı yetkilidir.


4 Eylül 2013 Çarşamba

KİŞİLERDEN ALACAKLARIN TAKİBİ, TAHSİLİ VE TERKİNİNE İLİŞKİN İŞLEMLER

KİŞİLERDEN ALACAKLARDA FAİZ UYGULAMASI

A-FAİZ BORCUNUN DOĞUMU VE BAŞLANGICI

1-Kamu zararından doğan alacaklarda ilgili mevzuatına göre hesaplanacak faizin başlangıç tarihi kural olarak zararın oluştuğu tarihtir.

2-Sayıştay ,adli ,idari  ve  askeri mahkeme ilamları ile tespit olunan  kamu zararından doğan alacaklarda faiz başlangıç tarihi,ilamda faizin  başlangıcı hakkında hüküm varsa belirtilen tarih,aksi takdirde karar tarihidir.

3-Bütçe giderleri hesabı (Fazla ve yersiz ödemelerin,ödemenin yapıldığı tarihten itibaren) dışındaki hesaplardan fazla ve yersiz ödemelerde geri isteme iradesinin borçluya ulaştığı tarihten itibaren faize tabidir.

4-Harcama yetkilisi mutemetlerine verilen avanslardan bu hesaba aktarılanlar,ön ödemenin mahsup veya iade edilmesi gerektiği tarihten itibaren fazie tabidir.

5-Geçici ve sürekli görev yolluğu avanslarından  bu hesaba aktarılanlar 6245/59 maddesinde belirtilen tarihlerden itibaren faize tabidir.( Daimi (Sürekli) memuriyetle bir yere gönderilenler gidecekleri mahalle (yere) varış tarihinden ve muvakkat (geçici) vazife ile gönderilenler de memuriyetleri mahalline (görev yaptıkları yere) dönüş tarihlerinden itibaren bir ay zarfında (içinde) harcırah beyannamelerini, evrakı müspetleri (eki evraklarla) ile birlikte dairesi amirine tevdi (verirler) ederler)

6-Sözleşmeye  dayanan alacaklar kanun ve taahhütnamelerinde başka bir süre öngörülmemişse sözleşmenin ihlal edildiği tarihten itibaren faize tabidir.

7-Taksitli alacaklar,ödenmeyen taksidin vadesinin geldiği tarihten itibaren faize tabidir.

8-Yukarıda çeşitleri sayılanlar dışında kalan alacakların hangi tarihten itibaren ne oranda faize tabi tutulacağı Bakanlıktan sorularak alınacak cevaba göre belirlenir.

B-GENEL HÜKÜMLERE  TABİ KİŞİLERDEN ALACAKLARDA FAİZ

1-Genel hükümlere göre faiz Borçlar Kanunu ve 3095 sayılı Kanuni faiz  ve temerrüt faizine ilişkin Kanunda düzenlenmiştir.

2-3095/1.md göre  Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanununa göre faiz ödenmesi gereken hallerde miktarı sözleşme ile tespit edilmemişse bu ödeme yıllık %9 üzerinden yapılır.

3-Buna göre genel hükümlere göre faiz oranı aylık %0,75 olarak uygulanacaktır ve ay kesirleri tama iblağ edilecektir.

4-Sürekli ve geçici görev yolluğu avanslarını süresinde mahsup veya iade etmeyenler ile taahhütlerinde  ayrıca bir faiz oranı belirtilmeyen borçlulardan genel hükümlere göre  faiz   alınır.

5-Kişilerden alacaklar hesabında kayıtlı alacaklardan 6183 e göre gecikme faizine tabi olanlarla özel kanunlarında faiz  oranları belirtilenler dışında  kalan alacaklara yıllık %9 oranında faiz uygulanacaktır.

C-6183 SAYILI KANUNA TABİ KİŞİLERDEN  ALACAKLARDA FAİZ

1-Harcama yetkilisi mutemetlerine verilen avansları  süresinde mahsup etmeyenlerden 6183 S.Kanun uyarınca gecikme zammı alınır.

2-Dava konusu yapılsın yapılmasın vadesi tamamen yada kısmen geçmiş olan ikmalen,resen ve idarece yapılan tarhiyatlar için verginin tahakkundaki gecikme dolayısıyla  vadesinde ödenmemesindendolayı ortaya çıkan kaybı  telafi etmek amacıyla gecikme faizi  hesaplanacaktır.

3-Gecikme faizinin hesaplanmasında ayı aşan kesirler ay olarak dikkate alınmaktadır.

Genel Hükümlere Göre Faiz Uygulanacak Alacaklar (3095)(Ay Kesirleri Tama İblağ Edilir)

-Sürekli ve geçici görev yolluğu avansları

-Taahhütnamelerinde ayrıca faiz belirtilmeyen alacaklar

Amme Alacakları Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanuna Göre Faiz Uygulanacak Alacaklar(6183)(Ay kesirleri günlük olarak hesaplanır)

- Harcama yetkilisi mutemetlerine verilen avanslar

Kaynak:

www.siirt.edu.tr/dosya/2013323142434251.doc

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Maliye Bakanlığından:— Ön Ödeme Usul ve Esasları Hakkında Genel Tebliğ (Sayı: 2007/1)

11. Diğer hususlar

(1) Harcama yetkilisi mutemedine verilecek avans veya adına açılacak krediler için harcama yetkilisinden alınacak harcama talimatlarında; verilecek avans veya açılacak kredi tutarı ile harcama yetkilisi mutemedinin adı belirtilir. Harcama yetkilileri, harcama yetkilisi mutemetlerine verilecek avanslarda;

a) Belirlenen sınırlar dahilinde olmak şartıyla, ihtiyaç tutarında avans verilmesine,

b) Avansın ivedi ihtiyaçlar için verildiği göz önünde bulundurularak, olağanüstü durumlar dışında alım işine, avansın verildiği tarihten itibaren en geç beş gün içinde başlanılmasına,

c) Avans verilmesini gerektiren ihtiyaçların ortadan kalkması halinde avansın veya kullanılmayan artıkların, bekletilmeden muhasebe birimi vezne veya banka hesaplarına iade edilmesine,

özen gösterecekler, kamu idaresine ait paranın gereksiz yere mutemetler üzerinde kalmasına izin vermeyeceklerdir.

(2) 5018 sayılı Kanunun 35 inci maddesi ve Ön Ödeme Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik hükümleri gereğince harcama yetkilisi mutemetleri; kendilerine verilen avanslara ilişkin kanıtlayıcı belgeleri bir ay içerisinde ödeme emri belgesi ekinde, muhasebe yetkilisine vermekle yükümlüdür. Mahsup süresi, avansın verildiği güne, son ayda tekabül eden günün mesai saati bitiminde, sürenin bittiği ayda avansın verildiği güne tekabül eden bir gün yok ise, süre o ayın son gününün mesai saati bitiminde sona erer. Örneğin;15/03/2006 tarihinde alınan avansın en geç 15/04/2006 tarihinin mesai saati sonuna kadar mahsup edilmesi gerekir. Ancak, bu gün tatil gününe (Cumartesi) rastladığından takip eden ilk iş günü olan 17/04/2006 Pazartesi günü mesai saati sonuna kadar mahsubu gerekir. 30/01/2006 tarihinde alınan avansın ise en geç 28/02/2006 günü mesai saati bitimine kadar mahsup edilmesi gerekmektedir. Belirtilen sürede mahsup edilmeyen avanslar, mahsup edilmesi gereken tarihten itibaren, 6183 sayılı Kanunun değişik 51 inci maddesi hükmüne göre hesaplanacak gecikme zammı ile birlikte, anılan Kanun hükümlerine göre ilgili mutemetten tahsil edilir.

(3) Genel bütçe kapsamındaki idarelerce yurt dışından yapılacak alımlarla ilgili olarak açtırılacak akreditif karşılığı kredilere ilişkin izin başvurularında Ek-1 form kullanılır. Formda, mal bedeli ve ilgili banka veya muhabirine döviz olarak ödenmesi gereken komisyonlar ile diğer gider karşılıklarının döviz cinsinden toplamı ile akreditif işlemlerini idare ve banka nezdinde takiple görevlendirilen personelin adı, soyadı ve unvanı belirtilir.


Kaynak:http://maliyehizmetleri.blogspot.com/2009/03/on-odeme-usul-ve-esaslar-hakknda-genel.html

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

MUHASEBAT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ GENEL TEBLİĞİ

(SIRA NO:16)

KİŞİLERDEN ALACAKLAR

GİRİŞ


Bilindiği gibi;

1- Bütçe içi ve bütçe dışı işlemlerden doğan yersiz, fazla ve haksız ödemeler,

2- Çalınan, kaybedilen veya zimmete geçirilen ya da yersiz ve kanunsuz harcanan ayniyat bedelleri,

3- Mecburi hizmet kaydıyla okutulan, staj için yurt dışına gönderilen öğrenci, öğretmen, memur, araştırma görevlisi ve benzerlerinden başarılı olamayan veya herhangi bir şekilde akdini ihlal edenler için yapılan harcamalardan geri alınması gereken tutarlar,

4- Kendilerinin muhafazası altında bulunan nakit, menkul kıymet, pul ve değerlerden çalınan, kaybedilen veya zimmete geçirilenler,

5- Kendilerine sayman nam ve hesabına tahsil yetkisi verilenlerin tahsil ettikleri paralardan zimmete geçirilenler,

6- Yukarıda sayılanlar için tahakkuk ettirilecek faizler ile Bakanlıkça kişilerden alacaklar hesabında izlenmesi gerektiği bildirilenler,

kişilerden alacaklar konusunu oluşturmaktadır.

Vergi ve benzeri Devlet alacakları ile mahkemelerce verilip saymanlıklara tebliğ edilen ilamlar içinde bulunan mahkeme giderleri, vekalet ücretleri ve para cezaları gibi alacaklar bu kapsamda olmadığından, kişilerden alacaklar hesabında izlenmeyecektir.

Ayrıca, kişilerden alacaklar hesabına alınacak tutarın, Sayıştay Genel Kurulunun 12/2/1981 tarihli ve 4107/1 sayılı Kararı uyarınca, Sayıştay denetimine giren idare ve kurumların saymanlık hesaplarının incelenmesi sonunda saptanan mevzuata aykırı ödemelerden genel bütçeli dairelere ilişkin bulunanların, vergi kesintileri düşüldükten sonra kalan tutarlar üzerinden; katma bütçeli dairelerle diğer kuruluşlara ilişkin olanların ise, bütçelerine gider olarak kaydedilen kesintisiz tutarlar üzerinden hesaplanması gerekmektedir.

Diğer taraftan, Hazine lehine doğan ilamlı veya ilamsız bütün alacaklar saymanlıklarca, sorumluları veya borçluları adına borç kaydedilecek ve özel kanunlarındaki hükümlere göre veya takas suretiyle ya da icra yoluyla takip ve tahsil edilecektir. Borç kayıtları yapılan bu tutarlardan tahsil edilenler ile af veya tahsil olanağı kalmaması nedeniyle silinecek olanların ise, hesaplardan usulüne göre çıkarılması gerekmektedir.

Söz konusu alacakların, alacağın çeşidi ve doğuş şekline göre doğru olarak saymanlık kayıtlarına alınmasında, ilgili mevzuat ve yargı kararları uyarınca takip ve tahsil edilmesinde uygulama birliği sağlanması bakımından, aşağıdaki açıklamaların yapılması gerekli görülmüştür.

I- KİŞİLERDEN ALACAKLARIN TAKİBİ, TAHSİLİ VE TERKİNİNE İLİŞKİN İŞLEMLER

Kişilerden alacakların sürüncemede bırakılmadan ve zaman aşımına uğratılmadan takip edilerek, kanuni faizi ile birlikte tahsil edilmesi esastır.

Kişilerden alacaklar konusunu oluşturan yersiz, fazla ve haksız ödemelerin geri alınmasına ilişkin olarak tesis edilen işlemlerin borçlular tarafından dava konusu edilmemesi veya idare aleyhine sonuç doğuracak işlem tesis edilmemesi bakımından, Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun, 14/6/1974 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 22/12/1973 tarihli ve E. No. 1968/8, K.No.1973-14 sayılı kararının göz önünde bulundurulması gerekmektedir.

Anılan kararda;

- İdarenin, hatalı terfi veya intibak işlemine dayanarak ödediği meblağın geri istenmesine bir mahkeme kararına lüzum olmadan işlem tesis edebileceği ve bu işleme karşı açılacak davaların çözümünün Danıştay’ın görevi içinde olduğu,

- İdarenin, yokluk, açık hata, memurun gerçek dışı beyanı veya hilesi hallerinde, süre aranmaksızın kanunsuz terfi veya intibaka dayanarak ödediği meblağı her zaman geri alabileceği,

- Yukarıda belirtilen istisnalar dışında kalan hatalı ödemelerin geri alınmasının, hatalı ödemenin yapıldığı tarihten başlamak üzere 60 gün içinde mümkün olduğu, 60 günlük süre geçtikten sonra geri istenmesinin mümkün olamayacağı,

belirtilmiştir.

İçtihatlar, hukukun yazılı kaynakları arasında sayılmakta ve içtihadı birleştirme kararları, benzer olaylarda mahkemeleri bağlayıcı bir nitelik kazanmış bulunmaktadır. Bu nedenle, idarelerin yapacakları işlemlerde, bu kararlarda belirtilen hususlara uymaları gerekmektedir.

Buna göre;

1- a) Kanuna aykırı şekilde yapılan terfi veya intibak işlemine ya da başka usulde yapılan yersiz veya fazla ödemeye o memurun gerçek dışı beyanı veya hilesi ya da idareyi aldatıcı belge ibraz etmesi sebep olmuşsa,

b) İdarece yapılan işlem, yapıldığı tarih itibarıyla, idare hukuku yönünden yoklukla malûl (sakat) ise ve özel hukuk yönünden de mutlak butlan ile sakat olmuşsa,

c) Yapılan terfi ve intibakta memurun kolayca anlayabileceği kadar açık bir hata mevcut olduğu halde idareyi haberdar etmemişse,

yapılan fazla ödemelerin dayanağı olan hukuka aykırı işlemlerin, 60 günlük süreye bağlı kalınmaksızın her zaman geri alınması mümkün bulunmaktadır. Ancak, bu hukuka aykırı işlem sebebiyle yapılan fazla, yersiz ve haksız ödemelerin geri alınmasında genel hükümlere göre zaman aşımı süresinin dikkate alınması gerekmektedir.

2- Yukarıda belirtilen istisnai haller dışında kalan ve idarenin kendi ihmali ve bilgi azlığı gibi nedenlerden kaynaklanan idari işlemlere dayanılarak yapılan fazla ve yersiz ödemelerin ise (Örneğin; bir memura, memurun bilgisi dışında idarece fazla ve yersiz maaş, ücret, tazminat ... ödenmesi gibi), ödemenin yapıldığı tarihten başlamak üzere 60 günlük dava açma süresi içinde geri istenmesi mümkündür. Bu durumda kamu görevlilerinin herhangi bir tazmin kararıyla karşı karşıya kalmamaları için, fazla ödenen paraların genel hükümlere göre zaman aşımı süresi içinde tahsili gerekmektedir.

A- ALACAKLARIN TAKİP VE TAHSİLİNDE UYULACAK ESASLAR

              

Bilindiği üzere, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 1 inci maddesinin ilk fıkra hükmü ile akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğan alacakların takip ve tahsili, Kanunun kapsamı (özel kanunlarındaki hükümler saklı kalmak kaydıyla) dışında bırakılmıştır. Bu nedenle, 6183 sayılı Kanun uygulamasına girmeyen kişilerden alacaklara ilişkin alacakların genel hükümlere göre takip ve tahsili için hazırlanan dosyaların mahallin muhakemat müdürlüğü veya hazine avukatlığına gönderilmesi gerekmektedir.

Ayrıca, kişilerden alacakların uyuşmazlıklara konu olmadan daha kısa sürede tahsil edilebilmesi için;

1- İdarelerin, verilen yargı kararlarının icaplarına göre işlem tesis etmeleri,

2- Sayıştayca düzenlenen ilamların, 832 sayılı Sayıştay Kanununun 63 üncü maddesi gereğince; 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre merkez kuruluşlarda görevli kişilere bağlı olduğu dairelerce, bunlar dışında kalanlara ise o yerin mülki amirleri aracılığıyla Kanunda belirtilen esaslar dahilinde geciktirilmeden tebliğ edilmesi,

3- İdare aleyhine verilen yargı kararlarına bağlı tazminat borçlarının ödenmesini takiben rücua konu bir Hazine alacağı doğduğu takdirde, Borçlar Kanununda belirlenen zaman aşımı süresi geçirilmeden dava açılması gerektiğinden, dava konusu ödemeleri yapan saymanlıklarca söz konusu ödeme belgelerinin onaylı örneklerinin, rücu davası açılmak üzere (zaman aşımı süresi içinde dava açılması sağlanacak şekilde) mahallin muhakemat müdürlüğü veya hazine avukatlığına gönderilmesi,

4- Fazla, yersiz veya haksız ödemelere ilişkin olarak ilgili idare, kişi veya kurumlarca bildirilen tutarların bekletilmeksizin saymanlık hesaplarına alınarak takip ve tahsiline derhal başlanması,

5- Memur veya diğer ücretlilerin saymanlık kayıtlarında yer alan borçlarına karşılık ücretlerinden rızaen veya özel kanunları gereğince re’sen yapılacak kesintilerde, yerine göre İcra ve İflas Kanununda veya özel kanunlarında belirlenen oranlar dikkate alınmak suretiyle kesinti yapılması,

gerekmektedir.

B- KANUNİ FAİZ ORANLARI

Kişilerden alacakların tahsilinde; Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanununa göre faiz ödenmesi gereken hallerde saymanlıkların, 4/12/1984 tarihli ve 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre faiz uygulamaları gerekmektedir.

Anılan Kanunun 15/12/1999 tarihli ve 4489 sayılı Kanunla değişik 1 inci maddesi hükmü gereğince; faiz ödenmesi gereken hallerde, faiz miktarı sözleşme ile belli edilmemiş ise ödeme, yıllık, T.C. Merkez Bankasının önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli kredi işlemlerinde uyguladığı reeskont oranı üzerinden yapılacaktır. Şayet, 30 Haziran günü uygulanan reeskont oranı, önceki yılın 31 Aralık günü uygulanan reeskont oranından beş puan veya daha çok farklı olduğu takdirde, yılın ikinci yarısında bu yeni oran uygulanacaktır.

Kanunun değişik 2 nci maddesi hükmüne göre ise, temerrüde düşen borçlunun, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için 1 inci maddede belirlenen orana göre temerrüt faizi ödemeye mecbur olduğu hükme bağlanmıştır. Şayet, T.C. Merkez Bankasının önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avans işlemlerinde uyguladığı faiz oranı, Kanunun birinci maddesine göre belirlenen orandan fazla ise, arada sözleşme olmasa dahi ticari işlerde temerrüt faizi, fazla olan bu oran üzerinden istenebilecektir. 30 Haziran günü uygulanan avans faiz oranı önceki yılın 31 Aralık günü uygulanan avans faiz oranından beş puan veya daha çok farklı ise, yılın ikinci yarısında bu yeni oranın uygulanması gerekmektedir. Ayrıca, temerrüt faizi miktarının sözleşmede kararlaştırılmamış olması halinde, akdi faiz miktarı yukarıda öngörülen miktarın üstünde ise, temerrüt faizi akdi faiz miktarından az olamayacaktır.

Buna göre,

1- Kişilerden alacakların tahsilinde uygulanacak faiz oranları, “Parasal Sınırlar, Süreler ve Oranlar”a ilişkin 3 sıra no.lu Genel Tebliğ eki tabloda, ayrıntılı olarak gösterilmiştir.

Bundan böyle tahsil edilecek kişilerden alacaklar için faiz ödenmesi gereken hallerde söz konusu tabloda gösterilen oranlar uygulanacak olmakla birlikte; yılın ikinci yarısında, 30 Haziran günü için T.C. Merkez Bankasının uyguladığı reeskont ve avans faiz oranlarının, önceki yılın 31 Aralık gününde uygulanan oranlardan beş puan veya daha çok farklı olması halinde bu yeni oranlara göre işlem yapılacaktır. Herhangi bir farklılığın olmaması veya farklılığın beş puandan az olması halinde ise yılın ilk yarısındaki oranların uygulanmasına devam edilecektir.

2- Alacaklı ve borçlunun anlaşmaları ile bir ödeme planına bağlanan alacakların faizleri hakkında anlaşma tarihindeki kanun hükümleri uygulanacaktır. Ancak, borçlu ödeme planına uymadığı takdirde alacaklı ödeme planına bağlı kalmaksızın, mevcut hüküm ve oranlara göre alacağını tahsil edebilecektir.

3- Sayıştay ilamları ile tazminine karar verilenler için hesaplanan faiz tutarı, 832 sayılı Sayıştay Kanununun 64 üncü maddesi hükmü gereğince borç tutarının %10 unu geçemeyecektir.

Ayrıca, Sayıştay 4 üncü Dairesinin 4/1/1996 tarihli ve D.4.1996-1/1996 sayılı Kararında; Sayıştay denetçilerince düzenlenen sorgu kağıtlarının Sayıştay yargılamasının ana unsurlarından olmakla birlikte ilam niteliğinde olmadığı ve sorumluları bağlayıcı bir yönünün bulunmadığı, bu nedenle Sayıştay denetçilerinin sorgusu üzerine saymanlıklarca ahizleri adına kişilerden alacaklara alınan fazla ve yersiz ödemelerden de 3095 sayılı Kanun hükümlerine göre faiz alınması gerektiği belirtildiğinden, saymanlıkların söz konusu alacakları, faiz başlangıç tarihini de dikkate alarak 3095 sayılı Kanun hükümlerine göre faiz tahakkuk ettirmek suretiyle tahsil etmeleri gerekmektedir.

4- 14/11/1990 tarihli ve 3678 sayılı Kanunla 3095 sayılı Kanuna eklenen 4/a maddesinde; sözleşmesinde daha fazla akdi ve gecikme faizi kararlaştırılmadığı takdirde, yabancı para borcunun faizinde Devlet bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı uygulanacağı hükme bağlandığından, yabancı para cinsinden olan borçların tahsilinde, bu husus dikkate alınacaktır.

Ancak, döviz cinsinden yapılan ödemeler için, sözleşmelerinde yer alan hüküm gereği Türk Lirası cinsinden borçlandırma yapıldığı takdirde; taahhüt senedinde faiz ve faiz başlangıç tarihi konusunda bir hüküm yok ise faiz hesabında, taahhüdün ihlal tarihinden itibaren (1) numaralı bentte belirtilen oranların uygulanması gerekmektedir.

C- FAİZ BAŞLANGIÇ TARİHİ

Kişilerden alacaklar hesabına alınarak takip ve tahsili gereken alacaklardan;

              

1- Vezne, mutemet, tahsildar ve ambar açıklarına ilişkin olanlarda, alacağın doğduğu tarihten,

2- Fazla ve yersiz ödemelerden doğanlarda, idarenin geri isteme iradesinin borçluya ulaştığı (Fazla ve yersiz ödemelerden doğan Devlet alacaklarında faiz başlangıç tarihi, geri isteme iradesinin borçluya ulaştığı tarih olup, tahakkuk daireleri ve saymanlıkların borçlunun, borcunu ödemesi için en kısa sürede ihtarda bulunulması konusunda gerekli titizliği göstermeleri gerekmektedir.),

3- Tahsil veya ödeme sırasında noksan tahsilattan ya da eksik kesilmesinden doğanlarda, tahsil edilen veya eksik kesilen tutarın gelir kaydedilmesi gerektiği,

              

4- Süresinde mahsup veya iade edilmediğinden ita amiri mutemedi adına kişilerden alacaklar hesabına alınan avanslarda, avansın mahsup edilmesi gerektiği,

                5- Sürekli görev yolluğu avanslarının süresinde mahsup veya iade edilmemesi nedeniyle doğan alacaklarda;

a) Memur ve ailesinin yeni görev yerine varış tarihinden itibaren bir ay sonraki,

b) Memur veya ailesinin yeni görev yerine hiç gitmemiş olması halinde, avansın verildiği,

c) Tayin emrinin iptali halinde, iptal emrinin ilgiliye tebliğ edildiği tarihi izleyen 15 inci gün sonundaki,

6- Geçici görev yolluğu avanslarının süresinde mahsup veya iade edilmemesi nedeniyle doğan alacaklarda;

a) Görev ifa edilmiş ise, asıl görev yerine dönüşünden itibaren bir ay sonraki,

b) Görev mücbir sebep dışında herhangi bir özel nedenle ifa edilmemiş ise, avansın verildiği,

c) Görevlendirmeden vazgeçilmiş ise, vazgeçme onayının ilgiliye tebliğ edildiği tarihi izleyen 15 inci gün sonundaki,

7- Sözleşmeye dayanan alacaklarda, ilgili kanun veya taahhütnamelerde başka türlü bir esas belli edilmemiş ise, akdin ihlal edildiği,

8- Faizsiz olarak takside bağlanmış alacaklarda, ödenmeyen taksidin muaccel olduğu,

9- Sayıştay, adli, idari ve askeri mahkemeler ilamları ile tazmine hükmolunan alacaklarda, ilamda faiz başlangıç tarihine ilişkin özel bir hükme yer verilmiş ise bu tarih, belirtilmemiş ise tazmin kararının verildiği,

tarihten itibaren, faiz uygulanmak suretiyle tahsil edilecektir.

Tamamını okuyun

http://www.mevzuat.gov.tr/

Mevzuat.Net

 

Not defteri

Günün Sözü

Mali Hizmet Copyright © 2009 WoodMag is Designed by Ipietoon forFree Blogger Template